Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16589
Karar No: 2017/4809
Karar Tarihi: 12.06.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16589 Esas 2017/4809 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalılar, bir banka ile bir Genel Kredi Taahhütnamesi imzaladılar. Ancak o borcu ödemeyi reddettiler ve banka tarafından icra takibi başlatıldı. Davalılar itiraz edince, müvekkili banka icra takibini aldı ve itirazları iptal edilmesi ve icra inkar tazminatının ödenmesi için dava açtı. Mahkeme, bir davalının Genel Kredi Taahhütnamesine imza attığını ancak diğerinin imza atmadığını ve borç miktarının belirtilmediğinden dolayı kefaletin reddedildiğine karar verdi. Davalılardan birinin kefaletinin bulunduğu tespit edildi. Taraflar arasında düzenlenen Genel Kredi Sözleşmesi ticari amaçla yapıldığından, sözleşme hükümlerine göre belirlenen akdi ve temerrüt faizinin alacağın hesaplanmasında dikkate alınması gerektiği söylendi. Kararın kanun maddeleri; Borçlar Kanunu madde 584, Ticaret Kanunu madde 141 ve 153, İcra ve İflas Kanunu madde 65.
19. Hukuk Dairesi         2016/16589 E.  ,  2017/4809 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, dava dışı ...T.A.Ş. ile davalı....Ltd. Şti.arasında akdedilen Genel Kredi Taahhütnamesi’ni diğer davalıların da müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine banka tarafından sorumlu oldukları miktarları içeren ihtarname düzenlendiğini, akabinde banka tarafından başlatılan icra takibine davalıların itiraz ettiğini, icra takip dosyasını müvekkilinin bankadan temlik aldığını ileri sürerek davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına ve %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, icra takibine konu Genel Kredi Taahhütnamesi’nin altında müvekkilinin imzası olmadığını belirterek davanın reddine ve %40 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar ... ve ....Kuy. ...i . Tic. Ltd.Şti.vekilleri, davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını, yenileme işleminin geçersiz olduğunu, müvekkillerinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek davanın reddine ve %40 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava dışı banka ile davalı....Ltd. Şti. arasında düzenlenen Genel Kredi Taahhütnamesinde davalı ..."nun müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu, diğer davalı ...’nun ise Genel Kredi Taahhütnamesinde imzasının olmadığı, taahhütnamenin ayrılmaz bir parçası olan ek madde başlıklı, belli bir limit içermeyen belge altında isim ve imzasının olduğu, ancak BK hükümleri uyarınca söz konusu belgede kefalet limitinin belli olmadığı, kefaletin geçerli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne, alacak likit olduğundan asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalılar ... ve ....Kuy. ...i .Tic.Ltd.Şti.den alınarak davacıya verilmesine, davalıların tazminat taleplerinin davacının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

    Davalı ... 07.12.2005 tarihli Taahhütname eki belge ile ödeme planındaki toplam 90.818,62 TL borca kefalet etmiştir. Mahkemece davalı ...’nun kefaleti bulunmadığı gerekçesiyle anılan kefil yönünden davanın reddi isabetsizdir.
    Davacı bankanın faize yönelik temyizine gelince taraflar arasında düzenlenen Genel Kredi Sözleşmesi ticari niteliktedir. Bu durumda, sözleşme hükümlerine göre belirlenen akdi ve temerrüt faizinin alacağın hesaplanmasında dikkate alınması gerekirken somut olayda uygulama yeri bulunmayan BK hükümlerine göre faiz tespitinin esas alınıp bilirkişi raporuna göre eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi