2. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/18591 Karar No: 2013/4754
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/18591 Esas 2013/4754 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2012/18591 E. , 2013/4754 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Şınrak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :31.05.2012 NUMARASI :Esas no:2011/294 Karar no:2012/193
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve yoksulluk nafakası talebi hakkında bir karar verilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tazminat taleplerinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece her ne kadar boşanmaya neden olan olaylarda her iki tarafta kusurlu olmakla birlikte, davalının daha fazla kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de; toplanan delillerden mahkemenin de sabit kabul ettiği gibi; davacının eşini ailesiyle birlikte oturmaya zorlayıp, eşini bağımsız konut isteğine karşılık vermediği, davalı kadının ise eşi için "ben artık onu sevmiyorum onu istemiyorum ondan sıkıldım" şeklinde beyanda bulunduğu; kayınvalidesine aşağılayıcı şekilde davrandığı anlaşılmaktadır. Davacı kocanın açıklanan bu kusurlu davranışının, davalı için ayrı yaşamada haklılık yarattığı kabul edilerek; Çiçekdağı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2011/24 esas, 2012/5 karar sayılı dosyasıyla davalı yararına Türk Medeni Kanununun 197. maddesi uyarınca aylık 300 TL. tedbir nafakasına hükmedildiği de görülmektedir. Yine, mahkeme gerekçesinde yer verilmemekle birlikte, davacı kocanın eşine aşağılayıcı sözler söylediği de kanıtlanmıştır. Gerçekleşen bu olaylara göre; tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusurunun diğerinden baskın olduğu söylenemez. Tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir. Durum böyleyken; mahkemece davalı kadının kocasına göre daha fazla kusurlu kabul edilmesi doğru olmadığı gibi; davalının eşit kusurluluk durumunun yoksulluk nafakası talebine engel olmadığı (TMK. md. 175) gözönüne alınarak; bu talep hakkında Türk Medeni Kanununun 175. maddesindeki diğer koşullar da değerlendirilip, olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken (HMK. md. 26); yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple kusur belirlemesi ve buna bağlı kadının yoksulluk nafakası talebi yönünden BOZULMASINA, davalının maddi /manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin bölümünün yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.25.02.2013 (Pzt.)