Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/18329 Esas 2010/31577 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/18329
Karar No: 2010/31577
Karar Tarihi: 23.12.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/18329 Esas 2010/31577 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/18329 E.  ,  2010/31577 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Eyüp İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 25/03/2010
    NUMARASI : 2010/62-2010/281

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;
    2)Borçlu vekili usulsüz tebligat şikayetinde bulunarak takipten tesadüfen 20.1.2010 tarihinde haberdar olduklarını, takip konusu çekin sahte olduğunu, bununla ilgili yapılan ceza soruşturması sonucunun beklenmesi gerektiğini bu nedenle takibin iptalini istemiştir.
    Mahkemece, alacaklı, tarafından icra dosyasına ödeme yapıldığını, ödeme yapılan bu tarihte takipten haberdar olduklarını buna göre de itiraz ve şikayetin süresinde olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
    Takip dosyası incelendiğinde, bu dosyaya yapılan ödemelerin borçlu tarafından bizzat yapılmadığı, alacaklının istemi ve haciz yazıları üzerine, borçlunun hesabının bulunduğu .... bank tarafından icra dosyasına gönderildiği görülmektedir.
    Mahkeme tarafından da tebligatın usulsüzlüğü saptanmış ise de, usulsüzlük şikayetine yönelik olarak 7201 Sayılı Yasanın Tebligat Kanununun 12,13.ve tüzüğün 18.maddesi kapsamında inceleme yapılarak usulsüzlüğün saptanması halinde öncelikle tebliğ tarihinin Tebligat Kanununun 32.maddesi hükümleri dikkate alınarak tebliğ tarihinin düzeltilmesi hakkında karar verildikten sonra, borca itiraz nedenlerinin incelenmesi gerekirken 3.şahıs bankalar tarafından yapılan ödemelerin borçlu şirket tarafından yapıldığı gerekçesiyle takibin öğrenildiği nedeniyle borca itirazın  süreden reddi doğru olmadığından mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.