Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1726
Karar No: 2021/12597
Karar Tarihi: 20.10.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/1726 Esas 2021/12597 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı şirkette 01.04.1991 ile 17.03.1995 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını ve bu çalışmanın tespit edilmesi için dava açmıştır. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş, istinaf başvurusunda bulunan davacı vekili ise 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddedilmesine karar verilmiştir. Davacı, bu karara karşı temyiz başvurusunda bulunmuş ve Mahkeme dosya üzerinden yaptığı incelemeler sonucuİlk Derece Mahkemesince yapılan inceleme ve araştırmanın eksik olduğuna karar vermiştir. Davacının çalışma koşullarını, işinin gereğinin süreklilik arz edip etmediğini ve çalıştığı dönemleri inceleyip sonuçta karar vermesi gerektiğini belirtmiştir. Madde 506 gereği açılan hizmet tespiti davalarında tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği vurgulanmıştır. Bu tür davalarda işyerinde çalışan öteki kişiler, müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık
10. Hukuk Dairesi         2021/1726 E.  ,  2021/12597 K.

    "İçtihat Metni"

    urgutlu 1. Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi

    Dava, davacı murisinin davalı şirket nezdinde 01.04.1991 ile 17.03.1995 tarihleri arası kesintisiz çalışmanın tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    A) DAVACININ İSTEMİ :
    Dava, davacı murisinibn davalıya ait işyerinde 01.04.1991 ile 17.03.1995 tarih aralığında çalışmanın tespiti istemine ilişkindir.
    B) DAVALILARIN CEVABI :
    Davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili, müteveffa ..."un 1991 - 1992 ve en son da 1993 yıllarında belli aralıklarla müvekkiline ait işyerinde sezonluk işçi olarak çalıştığını, müteveffanın 1993 yılından sonra çalışmasının olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı ... Başkanlığı vekili, Kurum kayıtlarının resmi belge vasfında olduğunu, aksinin ancak yazılı deliller, ücret bordroları ve sair nitelikteki belgeler ile ispat edilebileceğini, hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını belirterek ; davanın reddini talep etmiştir.
    C) İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
    İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine dair karar verilmiştir.
    D) BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNİN KARARI :
    Davacı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinafa başvurulması üzerine istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
    E) TEMYİZ TALEBİ :
    Davacı tarafından, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın kaldırılmak suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    F) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
    Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, İlk Derece Mahkemesince yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. (5510 sayılı Kanun’un m. 86/9.) maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.” Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
    Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; mahkemece, davalı işyeri nezdinde çalışmalara dair 01.04.1991, 12.01.1992, 14.12.1992, 01.04.1993 tarihli işe giriş bildirgelerinin olduğu, davacının hizmet cetveli irdelendiğinde; 01.04.1991 ile 30.05.1993 tarihleri arasında davalı şirkette çalışmalarına dair bildirimlerinin olduğu; ceza davasında davacının kaza geçirdiği günde de çalışmasının iddia edilmesi karşısında, ...’un Savcılığa verdiği ifadede, müteveffa ile iş aradıklarına dair beyanın da birlikte değerlendirilmesi neticesi yazılı şekilde hüküm verildiği anlaşılmış olup, yapılan inceleme ve araştırma eksik bulunmuştur.
    Eldeki davada, yapılacak iş, öncelikle davacı murisinin davalıya ait işyerinde ne iş yaptığı açıkça ortaya konulmalı; gerekirse davacıdan muris eşin ne iş yaptığı sorulmalı; öte yandan işyerindeki bazı çalışmaların mevsimlik olduğuna dair tanık beyanları olması karşısında, davacı murisinin ne iş yaptığı saptandıktan sonra , işininin gereğinin süreklilik arz edip etmediği de belirlenmelidir.
    Davacının çalışmasının bu işyerinde mevsimsel bir çalışma olup olmadığının belirlenmesinin ardından, davacının bildirilmeyen dönemlerdeki süreleri dikkate alınmak suretiyle, mevsimsel ara vermelere karşılık gelip gelmediği de saptanmalı; şayet gelmiyorsa bordro tanıklarının ayrıntılı beyanları alınarak, davacı murisinin çalışmasının bulunup bulunmadığı tereddütsüz şekilde kanıtladıktan sonra ; sonuca göre Mahkemece karar verilmelidir.
    İlk Derece Mahkemesince, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi