19. Ceza Dairesi 2019/7437 E. , 2020/11 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak anılan maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanması infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
I)Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 6455 sayılı Kanunla değişik 5607 sayılı Kanunun 3/18. maddesi ile 6545 sayılı Kanunla değişik 5607 sayılı Kanunun 3/18. maddesi delaleti ile aynı Kanun"un 3/5, 3/10 ve 3/22. maddeleri arasında lehe aleyhe kanun değerlendirmesinde; suça konu gümrük kaçağı sigaraların gümrüklenmiş değerinin fahiş olması halinde 6455 sayılı Kanunla değişik 5607 sayılı Kanun"un 3/18. maddesinin lehe sonuç doğurduğu ve buna göre hüküm kurulması gerektiği kabul edilerek yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun kapsamında Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeksizin davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmolunması ile davaya katılma hakkı bulunan Gümrük İdaresi lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca hükmün 10 numaralı fıkrasından "TAPDK"nın" ibaresi çıkarılarak yerine "Gümrük İdaresi"nin" ibaresi yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II)Suçta kullanılan nakil aracının iadesine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın alınan savunmasında suçta kullanılan nakil aracını satın aldığını, malen sorumlunun da aracını sattığını beyan etmesi, ele geçen 48000 paket gümrük kaçağı sigaranın nakil aracının taşıma kapasitesine göre miktar veya hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturması, aracın bilinen değeri ile eşyanın tespit edilen değeri itibarıyla nakil vasıtasının müsaderesinin hakkaniyete aykırılık oluşturmayacağının anlaşılması karşısında, aracın müsadere şartları oluştuğu gözetilerek suçta kullanılan aracın müsaderesi yerine yazılı şekilde iadesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.