20. Hukuk Dairesi 2019/4649 E. , 2019/6459 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... ilçesi, ...beldesi, Yukarı ... (Tarhanataşı) mevkiinde bulunan sınırlarını bildirdiği taşınmazı 20 yılı aşkın bir zamandır nizasız, aralıksız, malik sıfatı ile zilyet olarak kullandığını, Hazine, belde tüzel kişiliği ile diğer üçüncü şahısların bu yerlerle bir ilgilerinin bulunmadığını, bu nedenlerle sınırları ve miktarı yapılacak keşifte tam olarak belirlenecek taşınmazın adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
Fen ve orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (A2) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 11.692,29 m²"lik, tarla niteliğindeki taşınmazın davacı Halil İbrahim oğlu ... adına tapuya tesciline,
Fen ve orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 4.617,49 m²"lik, tarla niteliğindeki taşınmazın davacı Halil İbrahim oğlu ... adına tapuya tesciline,
Fen ve orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 3.302,45 m²"lik, bahçe niteliğindeki taşınmazın davacı Halil İbrahim oğlu ... adına tapuya tesciline,
Fen ve Orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (E) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 6.270,91 m²"lik, tarla niteliğindeki taşınmazın davacı Halil İbrahim oğlu ... adına tapuya tesciline,
Hazine vekilinin tescil talebinin kabulü ile; fen ve orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 1.397,03 m2"lik taşınmazın TMK"nın 713/6 ve 7. maddesi gereğince orman vasfı ile davalı Hazine adına tapuya tesciline,
Fen ve orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (A1) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 4.281,08 m2"lik taşınmaz yönünden açılan dava atiye bırakıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Fen ve orman bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.02.2014 havale tarihli krokili teknik bilirkişi raporunda (F) harfi ile gösterilen turuncu renkle boyalı 13.344,51 m2"lik taşınmaz yönünden açılan dava atiye bırakıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede dava tarihinden önce yapılmış orman kadastrosu bulunmamaktadır.
Mahkemece davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda gösterilen (A-2), (C), (D) ve (E) ile gösterilen kısımların davacı adına tesciline karar verilmiş ise de dosyada alınan orman bilirkişi raporunda 1956, 1988 ve 2002 tarihli memleket haritalarının dayanağı hava fotoğrafları ile dava tarihinden
20 yıl öncesine ait hava fotoğraflarındaki durumu incelenerek dava konusu taşınmazların orman niteliğini belirlemeye yeterli ve kanaat verici rapor alınmamış, TMK"nın 713. maddesine göre tescil davasının Hazine ve ilgili kamu tüzel kişine karşı açılması gerektiği gözetilerek Orman Yönetiminin davaya dahil edilmesi gerektiği düşünülmemiş, bunun yanı sıra karar tarihinden önce 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince, çekişmeli taşınmazların bulunduğu ... Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, büyükşehir belediyesi olan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Hal böyle olunca; Mahkemece, Orman Yönetimi ile birlikte ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına da husumetin yöneltilmesi ve taraf eksikliğinin giderilmesi için davacı tarafa süre verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulması da doğru değildir.
O halde mahkemece taraf teşkili sağlandıktan sonra, 1956, 1988 ve 2002 tarihli memleket haritaları ve dayanağı hava fotoğrafları ile 1990-1995 yıllarına ait hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir ... mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.-K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.-K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.-K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, 1956, 1988 ve 2002 tarihli memleket haritaları ve dayanağı hava fotoğrafları ile dava tarihinden 15 - 20 yıl önce iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak bilirkişilerce incelenip, taşınmazların niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü üzerindeki ağaçların yaşı, cinsi, kapalılık oluşturup oluşturmadıkları ve tasarruf sınırlarının bulunup bulunmadığı imar-ihya ve zilyetliğin hangi tarihte başlanılıp tamamlandığını gösterir bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 11/11/2019 günü oy birliği ile karar verildi.