MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2, 52/4, 53. maddeleri gereğince 2 yıl hapis ve 2.400 TL adli para cezası



Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın ev almak istemesi üzerine tanıdıkları vasıtasıyla sanıkla tanıştığı, sanığın babasının adına daire olduğunu belirtip katılan ve eşi ile pazarlık yaptığı ve.... İlçesi ... Mah. 30712 ada, 11 parseldeki 1. bodrum no: 2"teki evi almak hususunda 30.000 TL ye anlaştıkları, katılanın sanıkla ... 4.Noterliğinde 19.02.2009 tarihinde satış vaadi sözleşmesi yaptığı ve sanığın yanında çalışan ... isimli şahsa tapu işlerinin takibi için vekaletname verdiği, daha sonra satın alındığı iddia edilen dairenin tapusunu sanığın getirip katılana teslim ettiği, katılanın daha sonra tapuda yaptığı araştırmada, tapunun gerçek olmadığını ve tapusu verilen 30712 ada 11 parselde bulunan 1.bodrum 4 nolu bağımsız bölümün ... olduğunu öğrendiği, katılanın daire karşılığında sanığa 14.000 TL para ve iki adet araç verdiği, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği tüm dosya kapsamından anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulamasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımdaki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.