13. Ceza Dairesi Esas No: 2018/13377 Karar No: 2019/6403 Karar Tarihi: 15.04.2019
Hırsızlık - mala zarar verme - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/13377 Esas 2019/6403 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan verilen 1.600 TL adli para cezasına ilişkin hükmün cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığını belirterek, bu konuda temyiz talebini reddetmiştir. Ancak, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümlerin incelenmesinde, sanığın suçunu ikrar ettiği ve suça konu eşyaları müştekiden geri aldığı belirtilerek, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesi gereğince işlem yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, bilirkişiye ödenen 200 TL'nin suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesi ve konut dokunulmazlığının ihlali suçunun yanlış bir şekilde verilmesi nedeniyle hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi, 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde, 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi, ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesi.
13. Ceza Dairesi 2018/13377 E. , 2019/6403 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 14.04.2011 tarihinden yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000 TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanık hakkında mala zarar verme suçundan tayin edilen 1.600 TL adli para cezasına ilişkin hükmün cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; hırsızlık suçunun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Kollukça düzenlenen 27.02.2013 tarihli yakalama tutanağı ve sanık savunmalarından, sanığın suçunu ikrar ederek müştekiden çalmış olduğu 3 adet büyük mutfak tüpü aldığı yerin adresini söyleyip suça konu eşyaların müştekiye iadesini sağladığının anlaşılması karşısında suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Sosyal inceleme uzmanına bilirkişi sarf kararı tutarı olarak harcaması zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunması nedeniyle bilirkişiye ödenen 200 TL"nin suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye aykırı davranılması, 3-Katılanın aşamalardaki ifadelerine göre, suçun işlendiği binanın konut olarak kullanılmadığı depo olarak kullanıldığı; konut dokunulmazlığının ihlali suçunun hürriyete karşı işlenen suçlar bölümünde yer alması, deponun bina niteliğinde olmasına karşın, dosya kapsamına göre, konut ya da işyeri anlamındaki bir binanın eklentisi ya da müştemilatında yer almadığının anlaşıldığı, sadece depo olarak kullanılan bina niteliğindeki yerlere rıza hilafına girilse dahi konut veya işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan mahkumiyet kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 15.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.