9. Hukuk Dairesi 2011/49735 E. , 2013/34284 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ (... 4.İŞ)
DAVA :Davacı, ücret alacağı ve izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işçisi olarak uluslararası tır şoförlüğü yaptığını, iş sözleşmesinin emekliliği ile sona erdiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile ücret, bayram tatili çalışma ücreti, vergi iadesi, lastik ücreti ve mazot parası alacaklarının tahsilini, istemiş, birleşen diğer davasında ise yıllık izin ve bakiye ücret alacağının tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının emekli olduğuna dair ilgili kurumdan alınmış belge sunmadığını, maaşını almadan çalışmasının hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceğini, tüm taleplerinin yersiz olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacıya kurum tarafından, 01.01.2006 tarihinde işten ayrılması 02.01.2006 tarihli aylık tahsis talebine nazaran 22.6.2006 tarihinde aylık bağlandığı, emeklilik nedeni haricinde herhangi birnedenle işyerinden ayrılmasını gerektirecek objektif bir nedenin bulunmadığı, 1475 sayılı yasanın 14.maddesi uyarınca kıdem tazminatına hak kazandığı, yine bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda toplam izin ve ücret alacağı da olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının aldığı ücret konusunda taraflar arasında uyuşmazlık vardır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ücreti belirlenirken aylık 3 sefer yaptığı kabul edilip hesaplama yoluna gidilmiş ise de dava ve cevap dilekçesinde davacının çalışma düzeni açıkca ortaya konmamıştır. Dava dilekçesinde çalışma şekli tamamen soyut biçimde yazılmıştır.
Yurtdışı tır şoförlerinin 2 tür çalışma yaptığı bilinmektedir. Birinci tür çalışmada şoförün Türkiye"den aldığı yükü Avrupadaki teslim noktasına götürüp dönmesi söz konusudur. Diğer tür çalışma ise, Türkiye"den ... yolu ile Avrupaya, somut olayda İtalya"daki ... limanına nakledilen yükün limandan alınıp Avrupa içinde dağıtımı, şeklinde olmaktadır. Bu tür dağıtım işi dorsecilik olarak tabir edilmektedir.
Tır şoförünün Türkiye"den aldığı yükü bizzat kullandığı araçla götürmesi sırasında aldığı sefer parası, Avrupa içi dağıtım yapan dorsecilik işinden alınan sefer parasından daha yüksektir. Ancak bu çalışmadaki sefer sayısı Avrupa içi dağıtımdan daha azdır
Türkiyeden tırı doğrudan yurt dışına götüren şoförün ortalama sefer sayısı ayda 1,5 olarak gerçekleşmektedir. Avrupa içi dağıtım ise daha fazla olabilmektedir. Avrupa içi dağıtımda başka deyişle dorsecilikte sefer sayısı fazla olmakla birlikte sefer başına alınan para normal seferden daha azdır.
Türkiye"den bizzat şoför tarafından götürülen tıra ilişkin sefer sayısı pasaport kayıtları ile tespit edilebilir. Dorsecilikte ise sefer sayısı iş yeri kayıtları ve diğer delillerle belirlenmelidir. Ayrıca sefer başına alınan para da her iki çalışma şekline göre belirlenmelidir.
Somut olayda yukarıda da belirtildiği gibi davacı yada davalı taraf bu konuda açık iddia ve savunmada bulunmamış, yargılamanın son aşamasında davacı taraf çalışma şekli konusunda açıklamada bulunmuştur. Bu nedenle Mahkemece dinlenen tanık yeniden celbedilerek davacının çalışma şekli ve sefer başına alınan sefer parası tekrar açıklattırılıp, davacının yurda giriş çıkış kayıtları da getirtilerek davacının yaptığı sefer sayısı ve aldığı sefer parası saptanarak ücretin belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
3-Davacının ödenmemiş ücret alacağı hüküm altına alınırken bilirkişi raporunda, davacının emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini sona erdirdiği tarihten sonraki günlerin de hesaba katılarak ücret alacağının fazla şekilde belirlenmesi yerinde değildir.
4-Davalı taraf, davacının yaptığı ıslah sonrası zamanaşımı def"ini ileri sürmüştür. Mahkemece bu def"inin değerlendirilmemesi de isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.