Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17897
Karar No: 2019/14886
Karar Tarihi: 03.07.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/17897 Esas 2019/14886 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/17897 E.  ,  2019/14886 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalılar nezdinde 1999-2008 yılları arasında mutfak bölümünde çalıştığını, işine devam ederken 13/05/2008 tarihinde adam öldürmeye iştirak etme suçundan göz altına alındığını, ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2008/345 Esas sayılı dosyası ile yargılandığını, yine müvekkili hakkında ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2009/29 Karar sayılı kararı ile hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verildiğini, kararın Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleştiğini, müvekkilinin bu suçlama nedeniyle 14.05.2008 tarihinde cezaevine gönderildiğini, 13.11.2008 tarihinde tahliye edildiğini, bu süre içinde zorunlu olarak işine gidemediğini, davalı tarafından 02.06.2008 tarihinde iş akdinin fesh edildiğini, ancak feshin haksız olduğunu, kusursuz ifa imzkansızlığı bulunduğunu ileri sürerek kıdem tazminatının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, davacının tüm çalışmalarının ihale alan firmalarda geçtiğini, işçilik alacaklarından sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek davanın husumetten reddini talep etmiştir.
    Davalı ...Turizm İnş. Tem. Güv. Gıda Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili, davacının feshin gerçekleştiği tarihte Demir Ltd. Şti. ve Bakış Ltd. Şti. tarafından kurulan ortak girişim nezdinde çalıştığını, pek çok işveren nezdinde çalışan davacının ilgili şirketlerden talepte bulunması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içerisinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    Dava ehliyeti, kişinin bizzat veya vekili aracılığıyla bir davayı davacı veya davalı olarak takip etme ve usuli işlemleri yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti, medeni hakları kullanma ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekildir; dolayısıyla, medeni hakları kullanma ehliyetine (fiil ehliyetine) sahip gerçek ve tüzel kişiler dava ehliyetine de sahiptirler.
    Taraf sıfatına gelince; bir hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir. Bir hakkın sahibinin kim olduğu, dolayısıyla o hakkı dava etme yetkisinin kime ait olduğu, (o davada davacı sıfatının kime ait olacağı) tamamen maddi hukuk kurallarına göre belirlenir. Ancak, bir davanın davacısının o dava yönünden davacı sıfatına sahip bulunmadığının belirlenmesi halinde, Mahkeme dava konusu hakkın mevcut olup olmadığını inceleyemeyeceği ve sıfat yokluğundan davanın reddine karar vermek zorunda olduğu için, taraf sıfatı usul hukukunun da düzenleme alanındadır.
    Eş söyleyişle, sıfat, dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkidir. Taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir (Baki Kuru-Ramazan Arslan-Ejder Yılmaz, Medeni Usul Hukuku, 7. baskı, Ankara 1995, s. 231). Bu nedenle, davanın tarafları, taraf ehliyetine sahip olmalıdır. Yani, bir davada taraf olabilmek için, ya, hakiki şahıs; ya da, hükmi şahıs olmak gerekir. Zira, taraf ehliyeti, medeni hukukun haklardan istifade ehliyetine tekabül eder (..., Medeni Yargılama Hukuku, C. I-II, 7. Baskı, İstanbul 2000, s.288).Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.06.2007 tarih, 2007/10-358 esas, 2007/337 karar sayılı kararında da benimsendiği üzere; ticari şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile A.Ş."nin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Anonim şirketin tasfiyesine ilişkin hükümler limited şirketler hakkında da uygulanır.
    Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde, hataya dayalı bir hukuki işlemin düzeltilmesine imkan tanınması kaçınılmazdır. Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek taraf teşkili sağlanmak suretiyle yargılamanın devamının sağlanması gerekir.
    Somut olayda, davacı 1999-2008 yılları arasında davalılar nezdinde çalıştığını, iş sözleşmesinin davalılar tarafından haksız olarak feshedildiği iddiası ile kıdem tazminatı talebinde bulunmuş olup; mahkemece, kıdem tazminatının davalı şirket ve diğer davalı Üniversiteden müştereken ve müteselsilen tahsili yönünde hüküm kurulmuştur. Ancak dosya kapsamındaki, Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğü"nün 30.04.2014 tarihli 173301/024734/023606 sayılı yazısına göre davalı şirketin 23.12.2008 tarihinde tasfiye kapanışının yapıldığı ve kaydının silindiği anlaşılmaktadır. Dava tarihi 07.01.2014 olup, dava tarihi itibariyle tasfiye ve terkin edilmş bir şirket söz konusudur. Ticaret sicilinden terkinle tüzel kişiliği sona eren davalı ...Turizm İnş. Tem. Güv. Paz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında yargılamanın sürdürülmesi ve hüküm kurulması olanaklı değildir. Bu husus mahkemece re"sen gözetilmelidir. Şu halde yapılması gereken iş; tüzel kişiliği sona eren davalı şirketin ihyası için tasfiye memurluğu ile Ticaret Siciline husumet yöneltilerek ayrı bir dava açılması için davacı tarafa HMK 115. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmeli, dava açıldığı takdirde bu davanın sonucu beklenmeli, tüzel kişiliğin yeniden ihyası halinde, dava dilkeçesi ve duruşma günü tebliği ile taraf teşkili sağlanarak, sonucuna göre karar verilmelidir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ...Turizm İnş.Tem.Güvenlik Gıda Paz. ...ve Tic.Ltd. Şti."ne iadesine, 03.07.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi