3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2466 Karar No: 2019/12132 Karar Tarihi: 10.06.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/2466 Esas 2019/12132 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/2466 E. , 2019/12132 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanık hakkında, silahla yaşamsal tehlike oluşacak şekilde kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun ONANMASINA, 2) Sanık hakkında, 6136 sayılı Kanuna muhalefet etme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; a) Sanığın eylemini ele geçirilemeyen bıçakla işlediği ve üzerinde de yasak nitelikte mermi ele geçirilmediği gözetildiğinde, mahkemece, somut olayda uygulama yeri bulunmayan 6136 sayılı Kanun 13/4. maddesi gereğince sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması, b) Sanığın, olayda kullandığı ele geçirilemeyen bıçağa ilişkin 6136 sayılı Kanun"un 15. maddesi hükümlerinin uygulama alanı bulabileceği ancak bıçağın ele geçirilememesi ve 6136 sayılı Kanun kapsamında yasak niteliğini haiz silahlardan olup olmadığının belirlenememesi karşısında, 6136 sayılı Kanun"un 15/1. maddesindeki suçun oluşmayacağı, suça konu bıçağın kasten yaralama suçunda kullanıldığı ve sanığın yaralama suçundan da mahkum olduğu anlaşıldığından "sırf saldırıda kullanmak amacıyla taşıma" suçunun unsurunun oluşmadığı bu nedenle ayrıca 6136 sayılı Kanun"un 15/4. maddesi uyarınca da cezalandırılamayacağının anlaşılması karşısında, sanığın 6136 sayılı Kanuna muhalefet etme suçundan beraatine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, c) Kabule göre; sanık hakkında kurulan hükümde temel ceza 6136 sayılı Kanun"un 13/4. maddesine göre 1 ay hapis ve 5 gün adli para cezası olarak belirlendikten sonra, 5237 sayılı TCK"nin 62. maddesine göre indirim yapılırken 1 ay hapis cezasında indirim yapıldığı halde, 5 gün adli para cezasında indirim yapılmaması ve gün adli para cezasının TCK"nin 52/2. maddesine göre adli para cezasına çevrilmemesi, d) TCK"nin 58/6-8. maddesiyle 5275 sayılı Ceza Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 108/1 maddesine göre, tekerrür hükümlerinin ancak hürriyeti bağlayıcı cezaya uygulanabileceği gözetilmeden, sanığa 6136 sayılı Kanuna Muhalefet etme suçundan verilen adli para cezasına tekerrür hükümlerinin uygulanması suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 10.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.