Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3400
Karar No: 2020/142
Karar Tarihi: 29.01.2020

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/3400 Esas 2020/142 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirketin kullanmış olduğu krediye kefil olan davacı, davalının kredi geri ödemelerini yapmamasından dolayı icra müdürlüğü tarafından takibe alınmıştır. Davacı, takibe davalının kötü niyetli olarak yaptığı itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi için dava açmıştır. Davalı ise davacının kendisine herhangi bir borcunun olmadığını, davacının imzaladığı sözleşme ile borcu üstlendiğini savunmuştur. Mahkeme, davacının kefil olduğunu ve borcu ödediğini göz önünde bulundurarak davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalının adresine usulsüz tebligat yapıldığı gerekçesiyle karar Yargıtay tarafından bozulmuştur. Yeniden yapılan yargılama sonucunda, davacının ödediği miktar oranında davalıdan talep hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kanun Maddeleri: 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 496. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2018/3400 E.  ,  2020/142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davacının davalı şirketin kullanmış olduğu krediye kefil olduğunu, davalı şirketin kredi geri ödemelerini yapmaması nedeniyle davacı ve davacının annesi aleyhine ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2009/12302 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve davacının 163.000,00 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, böylece alacaklının tüm haklarına halef olduğunu, davalı şirket aleyhine ... 3. İcra Müdürlüğü"nün 2013/977 sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe davalının haksız ve kötü niyetli olarak itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenle davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalının davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, davacı ile davalı arasında imzalanan 10.05.2008 tarihli sözleşme ile davacının takip ve dava konusu yaptığı borcu üstlendiğini, sözleşme gereğince üstlenmiş olduğu 5017 ve 5018 proje numaralı borçları davacı tarafından ödenmediğinden ... Türk Katılım Bankası tarafından, 5017 proje numaralı ve 5018 proje numaralı borçlar için davalı ve davacı aleyhine İpoteğin Paraya Çevrilmesi Yoluyla takip başlatıldığını, davalının mağdur edildiğini, davacı ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2009/12302 E., sayılı dosya borcunu kefil sıfatıyla değil taraflar arasındaki 10.05.2008 tarihli sözleşme kapsamında ödemek durumunda kaldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, dava dışı banka ile davalı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde davacının kefil olduğu, bankadan gelen yazı cevabına göre davacının kredi borcuna mahsuben 164.000 TL ödediği ve alacaklının haklarına halef olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dairemizin, 04.02.2016 tarihli, 2015/9938 esas sayılı, 2016/1526 karar sayılı ilamında 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesi ; “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir.
    Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." hükmünü içermektedir. Davalı şirket ile dava dışı banka arasında akdedilen ve davacının da imzasını taşıyan 03.07.2009 tarihli genel kredi sözleşmesinde davalının adresi olarak “... Org. San. Evrenköy Cd. No:8-A ...” gösterilmiştir. Bu durumda mahkemece davalının bilinen son adresi olarak kabul edilebilecek sözleşmedeki bu adrese dava dilekçesinin tebliği ile taraf teşkilinin usulüne uygun olarak sağlanması gerekirken usulsüz tebligat sonucunda işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması HMK."nun 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına aykırılık oluşturduğundan hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyulmakla, yapılan yargılama sonunda hep birlikte değerlendirilmesi neticesinde dosyamız arasına celbedilen ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2009/12302 esas sayılı dosyasıyla borçlular ... Hırdavat ve Teknik Malzemele San. Tic. Ltd. Şti., ... İç ve Dış Teknik Malzeme San. ve Tic. Ltd. Şti.,...aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla alacaklı olan ... Türk Katılım Bankası tarafından takip yapıldığı, dava dışı bankadan gönderilen genel kredi sözleşmesine göre asıl borçlunun dosyamız davalısı olduğu, dosyamız davacısının sözleşmeyi kefil olarak imzaladığı, dava dışı bankaya gönderilen yazı cevabına göre davacı ve kefil arasında yapılan sözleşmede verilen 5017 ve 5018 proje numaralarının ipotek takibine konu olan taşınmazlara bağlantısının tespit edilemediğinin bildirildiği, davacı tarafından borca mahsuben 164.000,00 TL"nin ödenmiş olduğu, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 496. maddesine göre borcu ödeyen kefilin alacaklının haklarına halef olacağı, davacının ödemiş olduğu miktar oranında davalıdan talep hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 29.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi