11. Hukuk Dairesi 2018/1778 E. , 2019/6609 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 08/10/2015 gün ve2015/481-2015/457 sayılı kararı onayan Daire"nin 23/11/2017 gün ve 2016/4206 - 2017/6534 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Akbank ... Şubesinin mudisi olduğunu, davalı bankanın personeli dava dışı Şenol Katıöz tarafından mudilerin hesaplarının boşaltıldığını, müvekkilinin de 10.03.2010 tarihinde yatırdığı 10.000 Euro"nun davalı çalışanı tarafından çekildiğini, paranın hesaba yatırılması sırasında normalde bir adet dekont imzalanması gerekli ve yeterli iken, banka personeli Şenol Katıöz"ün müvekkilini aldatması neticesinde müvekkiline üç adet dekontun imzalatıldığını, davalı çalışanının bu dekontları kullanarak hesaptaki parayı zimmetine geçirdiğini, bu işlemlerin ardından banka personeli ..."ün tutuklandığını ve bu olayın müvekkilinin hesabının ne şekilde boşaltığının da bir göstergesi olduğunu, hesaptan para çekilmesi olayının farkına varılınca durumun davalı bankaya bir dilekçe ile iletildiğini, aslında bu dilekçenin yazılmasının da davalı bankanın personelinin telkin ettiğini ve dilekçede "yurt dışında çalıştığım için ben yokken ailem hesaptan kolay para çeksin diye iki adet boş dekont imzaladım" şeklinde beyan verdirdiğini, yılların birikimini bir çırpıda kaybeden müvekkilinin çaresizlikten ve parasını kurtarma umudundan bu şekilde bir başvuruda bulunduğunu, bu başvurunun ardından müvekkiline davalı banka tarafından 05.07.2010 tarihinde "yapılan inceleme sonucunda hesapta herhangi bir olumsuzluk olmadığı" yönünde cevap iletildiğini, bu tarihten sonra müvekkilinin savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, açıklanan durum ile Yargıtay kararları ışığında davalı banka şubesinin gerek BK 99/II özel hükmü, gerekse adam çalıştıran niteliğini haiz olduğu ve bu nedenle de kusursuz sorumlu olup müvekkilinin oluşan zararını karşılama yükümlülüğünün söz konusu olduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 10.000 Euro"dan şimdilik 5.000 Euro"nun 10.03.2010 tarihinden itibaren kısa vadeli ticari kredilere uygulanan en yüksek avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Bu kez davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 17,70 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 23/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.