15. Ceza Dairesi 2018/8986 E. , 2020/3010 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 157/1, 62/1, 52/2, 53, 58/6-7 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği, ancak uzlaştırmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede:
Katılan gazetede gördüğü iş ilanı üzerine evrakları ile birlikte İstanbul Denizcilik firmasına giderek sanıkla görüştüğü ve sanığın kendisine kısa sürede iş bulabileceğini söylediği, katılan bir kısmını makbuz karşılığında bir kısmını da elden olmak üzere toplamda 1800 TL ödeme yaptığı, sanık bir süre sonra iş bulamadığını söyleyerek katılana evraklarını iade ettiği ancak parayı iade edeceğini söylediyse de iade etmediği, sonrasında sanığa ulaşılamadığı, sanığın katılanla yaptığı iş sözleşmesinde yazılı olan vergi mükellefiyeti kaydının suç tarihinden önce resen terk işlemi yapıldığının anlaşıldığı, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda, katılan beyanı, sanık savunması, ödeme dekontu, para makbuzu, uzlaştırma raporu ile dosya içeriğine göre sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre; sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
1-Sanık hakkında TCK"nın 157/1 maddeleri uyarınca tayin olunan 1 yıl hapis cezası üzerinden TCK"nın 62/1 maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken "10 ay" hapis cezası yerine maddi hata sonucu "10 yıl" hapis cezasına karar verilmek suretiyle fazla ceza tayini,
2- Bozmadan önce verilen İstanbul Anadolu 36. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2014/205 Esas, 2015/241 Karar sayılı ilk hükümde sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmamış olması ve anılan hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilip, aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle, bu hususun 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanık yönünden kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden, sanık aleyhine hüküm doğuracak şekilde bozma ilamından sonra yapılan yargılama sonunda, sanık hakkında TCK’nın 58.maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına hükmedilerek CMUK"nun 326/son maddesinde düzenlenen kazanılmış hak kuralının ihlal edilmesi,
Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükümden hapis cezasına mahkumiyete ilişkin "10 yıl" ibaresinin çıkartılarak yerine, “ 10 ay” ibaresinin eklenmesi, TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın tamamen çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.