23. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5300 Karar No: 2016/9835 Karar Tarihi: 21.11.2016
Dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/5300 Esas 2016/9835 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2016/5300 E. , 2016/9835 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 53 maddeleri uyarınca 10 ay hapis 1.500 TL adli para cezası, 5237 sayılı TCK"nın 207/1, 62/1, 50/1-a, 52/2 maddeleri uyarınca 6.000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın Işık Sigorta Anonim Şirketi ile acente sözleşmesi bulunmadığı halde, Antalya ilinde Zirve Güneş Trafik Takip Bürosu adı ile çalıştırdığı iş yerinde kendisine başvuran mağdur Dursun Ali Dinler"in kullanımındaki 07 DV 789 plakalı araca ilişkin sahte mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenleyerek karşılığında 155 TL almak suretiyle dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan olayda; Mağdur anlatımı, poliçe sureti, tanık anlatımı ve tüm dosya kapsamına göre olay tarihinde sanığın, Işık Sigorta ile acente sözleşmesi olmadığı, bu sigorta şirketi ile sözleşmesi varmış gibi davranıp sahte poliçe sureti düzenleyerek mağdurdan 155 TL haksız menfaat edinmek suretindeki eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanığın iş yerinin şirket olmayıp takip bürosu niteliğinde olduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki aksi yöndeki görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ; 1-Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan TCK 50. maddesinin uygulanmasına karar verildiği halde, dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde TCK 50. maddesinin uygulanmasının reddine karar verilerek hükümde çelişki oluşturulması, 2-Özel belgede sahtecilik suçundan CMK"nın 231/5 maddesinin uygulanmasına engel somut bir zarar bulunmadığı halde, zararın giderilmediği gerekçesiyle yasal olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmamasına karar verilmesi, 3-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde adli para cezasının alt sınırın üzerinde 90 gün olarak tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.