16. Ceza Dairesi 2019/11471 E. , 2020/1332 K.
"İçtihat Metni"İtiraz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
Suç : Silahlı terör örgütüne yardım etme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I- İTİRAZ KONUSU:
Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9 maddeleri uyarınca 6 Yıl 3 Ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinin 23.05.2017 tarih ve 2016/157 - 2017/150 sayılı kararının, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi’nin 28.06.2018 tarih ve 2017/437 - 2018/407 sayılı kararı ile CMK’nın 280/2. maddesi uyarınca kaldırılarak sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan TCK’nın 220/7 maddesi delaletiyle 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verildiği, mezkur karara karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi neticesinde sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan kurulan hükmün verilen cezanın tür ve süresine göre CMK’nın 286/2-b maddesi gereğince temyiz edilemez nitelikte olduğundan sanık müdafiinin temyiz isteminin CMK’nın 298. maddesi gereğince reddine dair Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 09.07.2019 tarih ve 2018/5848 - 2019/4838 sayılı kararının kaldırılmasına ve sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün onanmasına dair Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 28.11.2019 tarih ve KD - 2019/113121 sayılı yazısı ile itiraz edildiği anlaşılmıştır.
II- İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.11.2019 tarih ve KD - 2019/113121 sayılı itirazında;
“5271 s. CMK.nun temyize ilişkin 286. maddesi "(1) Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri temyiz edilebilir.
(2) Ancak;
a) İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları,
b) İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararları,
c) (Ek bent: 20/7/2017-7035 S.K./20. md) Hapis cezasından çevrilen seçenek yaptırımlara ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen; seçenek yaptırımlara ilişkin her türlü kararlar ve istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar,
d) (Değişik bent: 18/06/2014-6545 S.K./78. md) İlk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı iki yıla kadar (iki yıl dâhil) hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adli para cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları,
e) Adlî para cezasını gerektiren suçlarda ilk derece mahkemelerinden verilen hükümlere ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları,
f) (Değişik bent: 18/06/2014-6545 S.K./78. md) Sadece eşya veya kazanç müsaderesine veya bunlara yer olmadığına ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararları,
g) On yıl veya daha az hapis cezasını veya adlî para cezasını gerektiren suçlardan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak (...) istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararları,
h) (Değişik bent: 18/06/2014-6545 S.K./78. md) Davanın düşmesine, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen bu tür kararlar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar,
ı) Yukarıdaki bentlerde yer alan sınırlar içinde kalmak koşuluyla aynı hükümde, cezalardan ve karalardan birden fazlasını içeren bölge adliye mahkemesi kararları, Temyiz edilemez."
Düzenlemelerini içermektedir.
Maddenin düzenleniş şekli itibariyle bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri temyiz edilebileceği ana kural olarak düzenlenmiş, istisnaları ise maddenin ikinci fıkrasında (a-ı) bentleri arasında gösterilmiştir. Yüksek 16. Ceza Dairesinin, temyiz isteminin reddine dair karar dayanak olarak gösterdiği CMK.nun 286/2-b maddesindeki düzenlemeye bakıldığında, ilk derece mahkmesinin verdiği cezanın beş yıl veya daha az hapis cezası olması ve bu cezanın bölge adliye mahkemesi ceza dairesi tarafından arttırılmaması gerektiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 23/05/2017 gün ve 2016/157 Esas, 2017/150 Karar sayılı TCK"nın 314/2, 3713 s.K ’nın 5/1, TCK"nın 62, 53 ve 58/9 maddeleri gereğince 6 yıl 3 ay hapis cezasının, istinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi tarafından TCK"nın 220/7 maddesi delaletiyle 314/2, 3713 s.k."nın 5/1, TCK"nın 62, 53 ve 63 maddeleri gereğince 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına indirildiği, CMK.nun 286/2-b maddesinde yazılı hallerden biri olan, cezanın bölge adliye mahkemesi ceza dairesi tarafından artırılmaması koşulu gerçekleşse de, ilk derece mahkemesince tayin olunan cezanın 5 yıldan fazla olduğu, CMK.nun 286/1 maddesi gereğince bölge adliye mahkemelerince verilen bozma dışındaki kararların temyiz edilebileceğine dair genel kuralın yorum yapılmak suretiyle hak kaybına neden olarak genişletilmesinin mümkün olmadığı düşüncesine varılmış olmakla, aksi düşünceye dayanan Yüksek Daire red kararına itiraz etmek gerekmiştir.” şeklinde itiraz nedenlerinin belirtildiği görülmüştür.
III- İTİRAZ DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dosyanın incelenmesinde;
Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9 maddeleri uyarınca neticeden 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinin 23.05.2017 tarih ve 2016/157 - 2017/150 sayılı kararının CMK"nın 280/2. maddesi uyarınca kaldırılarak sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK’nın 220/7 maddesi delaletiyle 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53 maddeleri uyarınca neticeten 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 28.06.2018 tarih ve 2017/437 - 2018/407 sayılı kararının ilk derece mahkemesince verilen cezanın tür ve miktarı da gözönüne alındığında CMK"nın 286. maddesinde sayılı olarak belirtilen temyiz edilemez nitelikteki kararlardan olmadığı anlaşılmakla;
IV-KARAR:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulü ile;
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 09.07.2019 tarih ve 2018/5848 - 2019/4838 sayılı kararının kaldırılarak dosyanın incelenmesinde;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.