Esas No: 1989/22
Karar No: 1989/23
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 1989/22 Esas 1989/23 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 1989/22 E., 1989/23 K.
"İçtihat Metni"
OLAY: Bursa Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Müdürlüğünden Kütahya Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Müdürlüğüne nakledilen davacı hakkında, ev eşyası nakletmediği halde gerçek dışı fatura düzenleyerek para (yolluk) aldığına dair tutanağa ve müfettiş raporuna dayanılarak olayın savcılığa duyurulmasına ve disiplin kuruluna sevkine yetkililerce karar verilmiş; bu arada kendisi Kütahya`
`dan Enez Kooperatif Müdürlüğü`
`ne nakledilmiştir. Davacı daha sonra disiplin kurulunca verilen derece tenzili cezasına uyularak nakledildiği Keşan Kooperatifi Muhasebeciliği görevine gitmeyerek toplu iş sözleşmesinin 8. maddesi hükmüne göre tek taraflı olarak iş akdini 13.9.1981 tarihinde feshetmiştir.
Davacı, 1984 yılında adli yargı yerine başvurarak kendisine isnat edilen suçtan aklandığını, dolayısıyla uygulanan derece tenzili cezasının mesnetsiz kaldığını, akdin feshinin 1475 sayılı İş Kanunu`
`nun 16. maddesine uygun olduğunu, Bölge Çalışma Müdürlüğünce kendisine kıdem tazminatı ödenmesi gerektiğinin tesbit edildiğini, işverenin ödemeyi yapmadığını ileri sürerek göreve iade ve maddi ve manevi zararların tazmin edilmesini istemiş ise de bu davanın, takip edilmediğinden açılmamış sayıldığı anlaşılmaktadır.
Rahim Yıldız`
`ın Cumhurbaşkanlığı`
`na da dilekçe ile başvurması üzerine Çalışma Bakanlığı Edirne Bölge Müdürlüğü, davacı adına 21.1.1987 tarihinde Enez İş Mahkemesi`
`ne dava açmıştır.
Enez Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi: 13.5.1987 gün ve E. 1987/1, K. 1988/53 sayılı kararında: Davacının, kooperatife karşı açtığı ve müracaata kalarak açılmamış sayılan ve E. 1984/937, K. 1985/149 sayılı dava dosyasının tetkikinden kıdem tazminatı, izin, ikramiye, prim farkları toplamının davalı kurumdan tahsil edilmesini istediği, aynı dosyada bulunan belgelerden Kütahya Asliye Ceza Mahkemesi`
`nde görevini ihmal suçu sebebiyle açılmış olan davadan beraat ettiğinin anlaşıldığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu`
`nun 16.3.1984 gün, 1981/9-734 esas, 1984/256 karar sayılı ilamında yazılı gerekçe uyarınca tarım satış kooperatifleri birlikleri ve bu birliklere bağlı kooperatiflerle kooperatiflerin şubelerinde çalışan personelin özlük haklarının elde edilmesi konusunda ihtilafa düşmesi halinde, meselenin hizmet akdine değil, statü hukukuna dayanmakta olduğu, bu durumda davaya iş mahkemesinde bakılamayacağı gerekçesiyle davayı görev yönünden reddetmiş; karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.
Bunun üzerine davacı, 1.10.1987 tarihli dilekçesi ile aynı istekle idare mahkemesinde dava açmıştır.
Edirne İdare Mahkemesi: 22.2.1989 gün ve E. 1987/430, K. 1989/127 sayılı kararında: Davacının işinden ayrılmadan önce toplu iş sözleşmesine tabi olarak işçi statüsünde çalıştığı, statü itibariyle kıdem tazminatı ve diğer tazminat alacaklarının ve göreve iade edilme istemine ilişkin uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün 5521 sayılı Kanun uyarınca iş mahkemeleri olması gerektiği, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu`
`nun 29.1.1986 gün ve E. 1985/6, K. 1986/1. sayılı kararında bu hususu doğruladığı gerekçesiyle davayı görev yönünden reddetmiş; karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.
Davacının, görevli mahkemenin tayin edilmesi isteğine ilişkin 24.7.1989 tarihli dilekçesi İdare Mahkemesi Başkanlığı`
`nın 26.7.1979 tarihli yazıları ekinde Uyuşmazlık Mahkemesi`
`ne intikal etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Türk Milleti adına karar veren Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü; Muammer Turan`
`ın Başkanlığı`
`nda, Cengiz Sanin, Erol Çırakman, Aysel Pekiner, Ahmet Çolakoğlu, Abdullah Demir ve Adnan Altın`
`ın katılmaları ile yaptığı 30.10.1989 günlü toplantıda, geçici raportör Hakim Ayten Anıl`
`ın raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıya Yargıtay Başsavcısı yerine katılan Yardımcı İsmet Gökalp ve Danıştay başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan Dinç`
`in, davacı Toplu İş Sözleşmesine tabi, hizmet akdi ile ve işçi statüsünde çalışmış ve 1475 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre özlük haklarını istemiş olduğundan davanın çözüm yerinin adli yargı yeri olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları alındıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Diğer özel hukuk tüzel kişileri gibi kooperatifler de önceleri Medeni Kanun ve Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulup faaliyet göstermekte iken, toplumun durumu ve ihtiyaçları dolayısıyla 21.10.1934 tarihinde, 2834 sayılı ayrı bir "Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Hakkında Kanun" kabul edilmiş; bu Kanun da 30.4.1985 günlü, 3186 sayılı Kanun`
`la geniş ölçüde değiştirilerek, kapsamlarına giren kooperatifler kamu tüzel kişilerinin durumuna yaklaştırılmışlardır. Bu hususlar, 30.4.1985 günlü, 3186 sayılı Kanun`
`a karşı açılan iptal davası dolayısıyla Anayasa Mahkemesi`
`nce verilen ve 17.5.1987 gün, 19463 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 26.6.1986 günlü, E. 1985/9, K. 1986/14 sayılı red kararında da hukuki dayanaklarıyla geniş ölçüde belirtilmiş bulunmaktadır. Onun için mezkur kooperatif ve birliklerinin çalıştıracağı personelle yaptığı mukaveleler, gerekli unsurları içerdiğinde idari mukaveleler kapsamına da girebilir. Dolayısıyla idare hukuku alanındaki bu mukavelelerden doğan uyuşmazlıkların idari yargı yerlerinde çözümlenmesi doğaldır.
Ancak, Uyuşmazlık Mahkemesi`
`nin önüne gelen bu olayda, davacının 1475 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre çalıştığı ihtilafsız olduğu gibi davanın da bu Kanunun 14. ve 16. maddeleriyle diğer ilgili hükümlerine dayanılarak açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu çeşit ihtilaflara ve davalara ise adli yargı yerlerinde bakılacağını 30.1.1950 günlü 5521 sayılı "İş Mahkemeleri Kanunu" hükümleri de açıkca belirtmiştir.
SONUÇ : Anlaşmazlığın, niteliğine göre adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiğine, bu nedenle Enez Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi`
`nin 13.5.1987 günlü, 1987/1, 1987/53 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 30.10.1989 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.