Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/10635 Esas 2014/11095 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10635
Karar No: 2014/11095
Karar Tarihi: 20.05.2014

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/10635 Esas 2014/11095 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/10635 E.  ,  2014/11095 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, 304,07 TL tutarındaki faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun; katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2014 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427.maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 1.890,00 TL olarak değiştirmiştir.
    Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.
    Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi; tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesi hükmü gereğidir.
    Somut olayda kabule konu alacak tutarı, yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğundan, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması kabul edilen miktar itibariyle mümkün değildir.
    Hal böyle olunca, davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibariyle kesinliği nedeniyle reddi gerekir.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 20.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.