5. Hukuk Dairesi 2020/5173 E. , 2021/8475 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi hüküm davacı vekili, davalı Hazine ve ihbar olunan ... vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davacı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 08/06/2021 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma kararına uyularak davanın kabulü ile 74.550,00-TL tazminatın Hazineden tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili, davalı Hazine ve ihbar olunan ... vekillerince temyiz edilmiştir.
İhbar olunan Orman Genel Müdürlüğünün temyiz hakkı bulunmadığından, temyiz talebinin reddine karar verildikten sonra davacı vekili ile davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bakımından yapılan incelemede;
Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
Dava konusu ... İli, Narlıdere İlçesi, Yeniköy Köyü 137 ada 42 parsel numaralı taşınmazın yörede 1947 yılında yapılan tapulamada ... ve mirasçıları adına kadastro tespiti ve tescilinin yapıldığı, davacı ... adına taşınmazın 22.04.1996 tarihinde 598 yevmiye numarası ile ve satış ve hisse tevhidi yolu ile tescil edildiği, Orman Yönetimi ve Hazine tarafından taşınmazın orman sınırları içerisinde kaldığından bahisle .. 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.06.2004 gün ve 2003/883 E. - 2004/251 K. sayılı tapu iptal ve tescil dosyasında yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın tamamının orman olarak hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 15.07.2004 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 21.08.2006 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; dava konusu taşınmazın arsa mı arazi mi olduğu hususu ayrıntılı ve çelişkiye mahal vermeyecek şekilde tespit edilmeden taşınmazın arazi olarak kabulü hatalı olduğu gibi, kabule göre de; dava konusu taşınmazda ekimi yapılan yörede yaygın mutad münavebe ürünlerinin hangileri olduğu ve bunların dekar başına ortalama verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2004 yılı hasat dönemindeki ortalama kilogram satış fiyatları ve üretim masrafları İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden getirtilerek,bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden ve taşınmaza yalnızca fiğ ürünü esas alınarak değer belirleyen bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması doğru değildir. Bu nedenle;
Dava konusu taşınmazın değeri tespit edilirken öncelikle taşınmazın niteliğinin tespit edilmesi gerekli olup, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 29.06.2016 tarihi itibariyle imar planı içerisinde olup olmadığı, imar planı içerisinde ise tarihi, ölçeği ve türü (1/1000, 1/1500, 1/25000 uygulama, nazım..) araştırılarak 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde olmadığının tespiti durumunda belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun olup olmadığı diğer ölçekli plan dahilinde ise plandaki konumu, plan kapsamında alınma amacı, yerleşim yerine uzaklığı, şehrin gelişme istikametinde olup olmadığı hususları ilgili Belediye Başkanlığından sorulduktan sonra, arsa mı yoksa arazi mi olduğu tespit edilerek sonucuna göre seçilecek bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak;
Arsa ise, taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle karşılaştırma yapılarak,
Arazi ise taşınmazda ekimi yapılan yörede yaygın mutad münavebe ürünlerinin hangileri olduğu ve bunların dekar başına ortalama verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2004 yılı hasat dönemindeki ortalama kilogram satış fiyatları ve üretim masrafları İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden getirtilerek, bilirkişi kurulu raporu denetlenerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı ve davalı Hazine vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı ve davalı Hazine yararına karşılıklı olarak yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.050,00-TL. vekalet ücretinin verilmesine, 08/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.