22. Hukuk Dairesi 2016/17658 E. , 2019/14801 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde ekmek ustası olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacı işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı aylık ücretinin net 1.600,00 TL olduğunu ileri sürmüş, davalı işveren ise ücretin asgari ücret olduğunu savunmuştur. Mahkemece bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının net ücretinin 1.600,00 TL olduğu kabul edilmiş ve bu ücret miktarı üzerinden hesaplanan alacaklar hüküm altına alınmış ise de, bu kabul şekli dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Yargılama sırasında dinlenen davacı ... davacının kendisi gibi hamur yardımcısı olduğunu, davacının aldığı ücreti bilmediğini ifade ettikten sonra aslında aynı ücreti aldıklarını kendisinin 2011 yılında 1.500,00 TL ücretle çalıştığını ifade etmiştir. Görüldüğü gibi davacı tanığının davacının ücretine yönelik somut bilgisi bulunmamaktadır. Davalı ... ise davacının mesaisiz 1.200,00 TL net, mesaili 1.500,00-1.600,00 TL ücretle çalıştığı yönünde beyanda bulunmuştur. Ankara Ticaret Odası tarafından bildirilen emsal ücretin (taraflar arasındaki) sözleşmede kararlaştırılan ücret olduğu, dosya kapsamındaki bordroların da asgari ücret üzerinden düzenlendiği tespit edilmiştir. Hal böyle iken, davacının iddiasına itibar edilerek ücretin net 1.600,00 TL olduğunun kabulü isabetsizdir. Tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacının aylık ücretinin davalı tanığının anlatımına göre aylık net 1.200,00 TL olduğunun kabulü dosya kapsamına uygun düşecektir. Mahkemece, aylık ücretin net 1.200,00 TL olduğu kabul edilerek talep edilen alacakların bu ücret miktarı üzerinden belirlenmesi gerekirken, hatalı hukuki değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi yerinde değildir. Temyiz edilen kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.