![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2017/1076
Karar No: 2021/3942
Karar Tarihi: 07.10.2021
Danıştay 7. Daire 2017/1076 Esas 2021/3942 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/1076
Karar No : 2021/3942
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI): … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına kayıtlı … /… plakalı çekici ve dorseyle, yurtta kalış süresinin geçerli mazereti olmaksızın aşılması suretiyle geçici ithalat rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesinin 1. fıkrası uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 1. maddesinde, Kanun'un amacının gümrük bölgesine giren ve çıkan eşyaya ve taşıt araçlarına uygulanacak gümrük kurallarını belirlemek olduğu, Kanun sistematiğinde "eşya" ve "taşıt araçları" şeklinde ikili bir ayrıma gidildiği, geçici ithal edilen ticari kullanıma mahsus kara taşıtının mazeretsiz olarak izin süresi içerisinde yeniden ihraç edilmemesi halinde 241. maddenin 5. fıkrasının (b) bendinde, rejim ihlali halinde ise 238. maddesinin 1. fıkrasında ceza uygulanmasının öngörüldüğü, olayda davacıya ait taşıtın yurda getiriliş amacı dışında ticari bir işleme konu edildiği yani rejim şartlarının ihlal edildiği yönünde bir saptamanın bulunmadığı, sadece yurtta kalma süresinin aşıldığının tespit edildiği, söz konusu eylemin yaptırımının ise 241. maddenin 5. fıkrasının (b) bendinde belirlenen para cezası olduğu, rejim ihlali söz konusu olmadan sadece yurtta kalış süresinin ihlali durumunda 238. madde hükmünün uygulanamayacağı, ticari kullanıma mahsus taşıtların rejim ihlali dışında eşya kavramına dahil edilmesinin Kanun'un amacına ve ruhuna uygun düşmeyeceği, nitekim, 22/04/2011 tarih ve 27913 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 seri nolu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin uyuşmazlık tarihinde yürürlükte bulunan haliyle "Şartların ihlali" başlıklı 19. maddesinde, Kanun'da izlenen yöntem gibi eşya ve taşıt ayırımına gidildiği, hem kişisel hem de ticari kullanıma mahsus taşıtların yurda getiriliş amacı dışında kullanımına ilişkin örnekleme yoluyla ihlallere yer verildiği, devamında ise sadece kişisel kullanıma mahsus taşıtlar için yurtta kalma süresinin ihlali bakımından yaptırıma yer verildiği, dolayısıyla davacı adına karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Geçici ithalat rejimine tabi tutulan ticari kullanıma mahsus aracın 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nda yapılan eşya tanımı uyarınca bizatihi kendisinin rejimin konusunu oluşturduğu, 1 seri nolu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin 15. maddesinde, geçici ithalata konu ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarına 30 (otuz) güne kadar süre verileceği, 17. maddesinde, bu sürenin yurda geçici giriş yapan yabancı plakalı kara taşıtı sahibi, sürücüsü veya firma yetkilisinin elinde olmayan nedenlerle aşılması durumunda vuku bulan mücbir sebebin taşıtın yurtta kalma süresi içerisinde cereyan ettiğinin resmi belgelerle ispatlanması ya da ihracatçının yükünü zamanında tedarik edememesi nedeniyle yüklemenin gecikmesi hâlinde bunun ihracatçıdan alınacak belge ile kanıtlanması durumunda, süre uzatım talebinde bulunulabileceğinin düzenlendiği, dolayısıyla süre uzatım talebinde bulunmak için mücbir sebebin varlığı tek başına yeterli olmayıp, durumun resmi belge ile ortaya konulmasının gerektiği, olayda, 02/06/2016 tarihinde Türkiye'ye giriş yaparak 11/10/2016 tarihinde çıkış yapmak üzere Sarp Gümrük Müdürlüğü sahasına gelen … /… plakalı aracın Türkiye'de kalma süresini aştığı, ayrıca davacı şirketin idari para cezası kararına karşı sunduğu itiraz dilekçesinde, mücbir sebebin vuku bulduğu hususunda resmi belge ibraz edilmek suretiyle ilgili idareye süre uzatım talebinde bulunulmadığı gibi, yargılama aşamasında da anılan nitelikte bir belgenin sunulmadığı görüldüğünden, haklı bir neden olmadığı halde süresi içinde aracın (eşyanın) yurt dışı edilmeyerek geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlal edildiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile vergi mahkemesi kararının kaldırılmasından sonra davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 4458 sayılı Kanun'da eşya ve taşıt ibarelerinin ayrı ayrı kullanıldığı, Kanun'un 238. maddesinde eşya ibaresi kullanıldığından ticari kullanıma mahsus araçların eşya statüsünde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, 1 seri nolu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinde yer alan "kişisel kullanıma mahsus kara taşıtları" ibaresinin, uyuşmazlığa konu taşıtın yurttan çıkış yapmak üzere gümrüklü sahaya getirildiği tarihten sonra 10/11/2016 tarihinde yürürlükten kaldırıldığı, dolayısıyla bu tarihten önce Türkiye Gümrük Bölgesine giriş yapmış olan kara taşıtlarının yurtta kalma sürelerini ihlal etmeleri halinde Kanun'un 241. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlem yapılmasının gerektiği; davalı idarece, duruşmalı olarak görülen davada, bölge idare mahkemesince 2017 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre eksik miktarda hükmedilen vekalet ücreti yönünden kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davalı idarece, istemin reddi gerektiği savunulmuş; davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NIN DÜŞÜNCESİ : 7190 sayılı Kanun ile 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesinde yapılan değişiklik ile yurtta kalış süresi ihlalinin rejim ihlalinden ayrı düzenlenerek ayrı cezai sonuçlara bağlandığı, davacının eylemi, olay tarihinde yürürlükte bulunan şekliyle kanundaki cezalandırma koşullarını sağlasa da, "lehe olan kanun hükümlerinin geçmişe yürüyeceği" yolundaki ceza hukukunun temel ilkesi çerçevesinde, uyuşmazlığın, davacının eylemine uyan 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca ceza miktarı bakımından değerlendirilmesi suretiyle yeniden karar verilmek üzere vergi dava dairesi kararının bozulması; bozma kararı üzerine verilecek kararda, davalı idarenin vekalet ücretine yönelik iddiasının da ayrıca incelenmesinin gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına kayıtlı … /… plakalı çekici ve dorseyle, yurtta kalış süresinin geçerli mazereti olmaksızın aşılması suretiyle geçici ithalat rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesinin 1. fıkrası uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 24. maddesinin 1. fıkrasında, ithal eşyasının kıymetinin, eşyanın satış bedeli olduğu; satış bedelinin, Türkiye'ye ihraç amacıyla yapılan satışta 27. ve 28. maddelere göre gerekli düzeltmelerin de yapıldığı, fiilen ödenen veya ödenecek fiyat olduğu; 25. maddesinin 1. fıkrasında, 24. madde hükümlerine göre belirlenemeyen gümrük kıymetinin, bu maddenin 2. fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bendlerinin sıra halinde uygulanmasıyla belirleneceği; eşyanın gümrük kıymetinin bir üst bent hükümlerine göre belirlenebildiği sürece bir alt bent hükümlerinin uygulanmayacağı hükümlerine yer verilmiş; 26. maddesinde ise, 24 ve 25. madde hükümlerine göre belirlenemeyen ithal eşyasının gümrük kıymetinin, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII. maddesinin ve bu bölüm hükümlerinin prensip ve genel hükümlerine uygun yöntemlerle ve Türkiye'de mevcut veriler esas alınarak belirleneceği, 241. maddesinin 3. fıkrasının (l) bendinde; geçici ithalat rejimi kapsamında Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen taşıtın verilen sürenin bitimini takiben bir ay içerisinde yeniden ihraç edilmesi veya gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulması halinde usulsüzlük cezasının 1. fıkrada belirtilen miktarın iki katı, 4. fıkrasının (g) bendinde, aynı eylemin iki ayı aşmayan sürede gerçekleşmesi halinde dört katı, 5. maddesinin (b) bendinde, üç ayı aşmayan sürede gerçekleşmesi halinde altı katı olarak uygulanacağı; 238. maddesinin 1. fıkrasının olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde, 241. maddenin 3. fıkrasının (l), 4. fıkrasının (g) ile 5. fıkrasının (b) bendinde belirtilen durumlar hariç, geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlali halinde eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı para cezası alınacağı, bu cezanın ödeme süresi içinde eşyanın gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması halinde eşyanın gümrük vergileri tutarında para cezası tahsil edileceği, 24/10/2019 tarih ve 7190 sayılı Kanun'un 14. maddesi ile değişik halinin 1. fıkrasında ise; 241. maddenin 3. fıkrasının (l), 4. fıkrasının (g) ile 5. fıkrasının (b) bendinde belirtilen durumlar hariç, geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlali hâlinde, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı, (b) bendinde, tam muafiyet suretiyle geçici olarak ithal edilen özel kullanıma mahsus taşıtlara ilişkin rejim ihlallerinde, gümrük vergileri tutarının dörtte biri, (d) bendinde, (b) bendinde belirtilen taşıtlar hariç olmak üzere, geçici ithalat rejimi kapsamında ithal edilen eşyanın süresi içerisinde gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması durumunda gümrük vergileri ile rejime ilişkin beyannamenin tescil tarihinden tespitin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanun'a göre tespit edilen gecikme zammı oranında faizin toplamı kadar idari para cezası verileceği, 2. fıkrasında, 1. fıkranın (c) ve (d) bentlerinde belirtilen eşyanın, yapılacak tebligat tarihinden itibaren altmış gün içinde gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması hâlinde, ayrıca gümrük vergileri tutarında idari para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.
22/04/2011 tarih ve 27913 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 seri no'lu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarına 30 (otuz) güne kadar süre verileceği, 17. maddesinin 1. fıkrasında, taşıt sahipleri, sürücüleri veya firma yetkilileri tarafından herhangi bir gümrük idaresine süresi içerisinde yapılacak müracaatla; kaza, yangın gibi beklenmeyen haller, herkesçe bilinen olağan dışı durumlar, hastalık ve tutukluluk hali gibi olayların taşıtın yurtta kalma süresi içerisinde cereyan ettiğinin resmi belgelerle ispatlanması ya da ihracatçının yükünü zamanında tedarik edememesi nedeniyle yüklemenin gecikmesi hâlinde bunun ihracatçıdan alınacak belge ile kanıtlanması durumunda, süre uzatım talebinde bulunulabileceği, 19. maddesinin 1. fıkrasında, geçici ithaline izin verilen kişisel ve ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarının getiriliş amacı dışında kullanılması, bir başkasına kiralanması, ödünç verilmesi, başka bir şahsa izinsiz devredilmesi, satılması, hak sahibi olmayan kişilerce kullanılması, taşıtla birlikte giren ve belgelerinde kayıtlı olan parçalarının izinsiz olarak değiştirilmesi, (...) yurtta kalma süreleri içerisinde yurtdışına çıkarılmaması veya herhangi bir gümrük idaresine teslim edilmemesi hâlinde, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydıyla, 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesi hükümleri uyarınca işlem yapılacağı ve geçici ithal izni iptal edilerek taşıtın gümrük idaresince teslim alınacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer alan hükümlerin değerlendirilmesinden, ithal edilen eşyanın gümrük kıymeti, eşyanın satış bedeli olduğundan, gümrük vergilerinin hesaplanmasında satış bedelinin esas alınması; satış bedelinin esas alınması için gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit edilmesi halinde de sırasıyla diğer yöntemlere başvurulması gerekmektedir. Ayrıca, 4458 sayılı Kanun'un 7190 sayılı Kanun ile değişik 238. maddesinde, rejim hükümlerinin ihlali ile yurtta kalış süresinin ihlali şeklinde ikili bir ayrıma gidildiği, süre ihlali halinde ceza miktarında yükümlüler lehine düzenleme yapıldığı görülmüştür. 238. maddenin 7190 sayılı Kanun'un 14. maddesiyle değiştirilen halinde; geçici ithalat rejimi kapsamında ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarının yurtta kalış süresinin ihlali halinde öncelikle 241. maddenin 3. fıkrasının (l), 4. fıkrasının (g) ve 5. fıkrasının (b) bentleri dikkate alınarak izin süresinin bitiminden itibaren üç ayı aşmayan süreler için anılan bentler uyarınca işlem yapılması, üç ay dolduktan sonra ise, eşya gümrük gözetimine sunulmuşsa 238. maddenin 1. fıkrasının (d) bendine göre gümrük vergileri ile faizin toplamı kadar ceza kesilmesi, sunulmamışsa yapılacak tebligattan itibaren altmış gün içinde eşyanın gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması hâlinde, ayrıca gümrük vergileri kadar ceza kesilmesi öngörülmüştür.
Bölge idare mahkemesince, ticari kullanıma mahsus kara taşıtının geçici ithalat rejimi kapsamında süresi içinde mazeretsiz olarak ihraç edilmemesi nedeniyle, olayda 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesi hükmünün ihlal edildiği sonucuna ulaşılması yerinde olmakla birlikte; davacı tarafından, para cezası kararına itiraz dilekçesinde, taşıtın gerçek değerinin davalı idarece belirlenen değerden daha düşük olduğu iddia edildiğinden uyuşmazlığın çözümü bakımından dava konusu taşıtın gümrük kıymetinin nasıl tespit edildiği hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu durumda, öncelikle geçici ithalat izin süresinin ihlali sebebiyle karara bağlanan para cezasının üzerinden hesaplanacağı matrahın, yani gümrük kıymetinin, yukarıda yer verilen düzenlemeler çerçevesinde hukuka uygunluğunun değerlendirilmesi suretiyle ulaşılacak sonuca göre yeniden bir karar verilmek üzere temyize konu kararın bozulması gerekmiştir.
Gümrük kıymetinin hukuka uygun şekilde belirlendiğinin tespiti halinde, gümrük mevzuatından kaynaklanan para cezaları bakımından da uygulanacağı kuşkusuz bulunan "lehe olan kanun hükümlerinin geçmişe yürüyeceği" yolundaki ceza hukukunun temel ilkesi çerçevesinde, uyuşmazlığın, davacının eylemine uyan 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca ceza miktarı bakımından ayrıca değerlendirileceği açıktır.
Öte yandan, bozma kararı üzerine verilecek kararda, davalı idarenin vekalet ücretine yönelik iddiası yönünden de yeniden değerlendirme yapılacağı tabiidir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz istemlerinin kabulüne,
2.… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 07/10/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.