
Esas No: 2016/17781
Karar No: 2019/14796
Karar Tarihi: 02.07.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/17781 Esas 2019/14796 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 16.08.2001-16.06.2014 tarihleri arasındaki kesintisiz olarak çalıştığını, 2001-2012 yılları arasındaki sosyal sigorta primlerinin eksik ödendiğini, haftanın altı günü yasal çalışma saatlerinin çok üzerinde çalıştığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, bu çalışmalara ait ücretlerin ödenmediğini, asgari geçim indiriminin de ödenmemesi sebebiyle söz konusu alacaklarının ödenmesini talep ettiğini, bu taleplerinin karşılanmaması üzerine iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile asgari geçim indirimi alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından devamsızlık sebebiyle feshedildiğini, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta tanık anlatımları ve bilirkişi raporuna göre belirlenen fazla çalışma ücreti hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, davacı tanıklarından birisi davacı ile aynı işyerinde hiç çalışmamış, diğer tanık ise 2009 yılına kadar çalışmıştır. Davacı ile 2009 yılına kadar aynı işyerinde çalışan tanık ..., işyerinin AVM içinde bulunduğunu, AVM’nin 10.00’da açıldığını, ancak vardiyaların 07.00-16.00 ve 16.00-22.00 saatleri arasında olduğunu bildirmiş ise de, tanığın diğer tanık beyanları ile çelişen anlatımına gerek davacı ile birlikte çalıştığı süre, gerekse AVM içindeki işyerinin her gün 07.00’da açık olmasının mümkün olmaması karşısında itibar edilemez. Dosya kapsamından, davalı tanıklarının bildirdiği çalışma düzenine göre davacının fazla çalışma yapmadığı anlaşılmaktadır. Buna rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanıklarca vardiya saatlerine riayet edilmediğinin ifade edildiği ve davacının son 11 aya ait bordrolarında (2013 Mayıs ila 2014 Nisan) aylık en az 22 saat fazla çalışma ödemesi görüldüğü, iş yerinin niteliği de dikkate alınarak; davacının haftada (22/4) 5.5 saat fazla mesai yaptığı bordrolarda da buna ilişkin ödemelerin yapıldığı belirtilmiştir. Davacının ispatlanamayan fazla çalışma ücreti talebinin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile talebin kabulüne karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.