Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/4315 Esas 2019/12042 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4315
Karar No: 2019/12042
Karar Tarihi: 30.05.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/4315 Esas 2019/12042 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın bir kişiyi hayati tehlike geçirecek ve kemik kırığına neden olacak şekilde yaralaması suçlamasıyla, Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiş ve Yargıtay tarafından incelenmiştir.
Yargıtay, sanığın birden fazla nitelikli suçunun bulunması nedeniyle orantılılık ilkesinin gözetilerek cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğini ve bu ilkenin dikkate alınmadığını belirtmiştir. Bu nedenle, sanığın cezası TCK'nin 87/1-d maddesi gereği bir kat artırılarak 2 yıl 12 ay hapis cezasına çıkartılmalı ve sonrasında TCK'nin 87/1-son fıkrası uygulanarak 5 yıl hapis cezasına çevrilmelidir.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 3. maddesi (orantılılık ilkesi)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi (iptal edilen ibareler)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesi (temel cezanın belirlenmesi)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/1 maddesi (yaralama suçu)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/3-a maddesi (yaralama suçunda nitelikli haller)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 87/1-d maddesi (ceza artırımı)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 87/1-son fıkrası (cezanın çevrilmesi)

3. Ceza Dairesi 2019/4315 E. , 2019/12042 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın mağduru hem hayati tehlike geçirecek ve kemik kırığına neden olacak şekilde yaralaması karşısında, 5237 sayılı TCK"nin 87. maddesinde gösterilen nitelikli hallerden birden fazlasının ihlal edilmiş olması nedeniyle TCK"nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesi ve TCK"nin 61. maddesi dikkate alınarak temel cezanın sonuç cezaya etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından; sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 86/1 ve 86/3-a maddeleri uygulanarak hükmolunan 1 yıl 6 ay hapis cezasının TCK"nin 87/1-d maddesi gereğince bir kat artırılması ile 2 yıl 12 ay hapis cezasına çıkartılması ardından TCK"nin 87/1-son fıkrası uygulanarak 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken, doğrudan 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi sonuç ceza doğru olarak belirlendiği ve sonuca etkili olmadığından ve yine Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,30.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.