21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19968 Karar No: 2018/4778 Karar Tarihi: 11.05.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/19968 Esas 2018/4778 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/19968 E. , 2018/4778 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava 01/07/2008 - 25/01/2012 tarihleri arası eksiksiz sigortalı olarak çalıştığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 01/08/2008 - 25/01/2012 tarihleri arasında toplamda 199 gün hizmet akdine bağlı olarak davalı işyerinde çalıştığının kabulüne karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 01.08.2008-25.01.2012 arası tarihleri arası davalı işveren tarafından bir kısım çalışmaların bildirildiği, davacı, davalı ve bordro tanıklarının dinlendiği, davacı tarafından imzalanan 26 adet, 05.01.2009-12.12.2011 tarihleri arasında düzenlenen ücretsiz izin istek formlarının mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; dosyaya sunulan ücretsiz izin istek formlarının davacı imzasını taşıdığı, davacı vekilinin yazılı dilekçe ile ücretsiz izin belgelerinin baskı ile imzalatıldığını beyan etmesine karşın imza inkarında bulunulmadığı, hata, hile, ikrah durumu iddiası bulunmadığı gibi, bu durumun ispat da edilemediği, sonuç olarak ücretsiz izin belgelerinin aksinin eş değer belgelerle kanıtlanamadığı gözetilmeksizin, kısmi bildirimlerin 30 güne tamamlanması suretiyle karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan Elmas Dış Ticaret A.Ş."ye iadesine, 11.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.