12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/18863 Karar No: 2010/31008 Karar Tarihi: 21.12.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/18863 Esas 2010/31008 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/18863 E. , 2010/31008 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Silivri 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/04/2010 NUMARASI : 2007/18-2010/175
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Hükmi şahıslara tebligatı düzenleyen 7201 Sayılı Kanunun 12. maddesinde açıklandığı gibi, tebligat, selahiyetli mümessillerine yapılır. Aynı Kanunun 13. Maddesine göre de, bunlar mutad iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Somut olayda satış ilanı tebligatı borçlu şirkete adreste çalışan Murat Kurt imzasına tebliğ edilmiş ise de, selahiyetli mümessilin iş yerinde bulunmadığı veya evrakı alamayacak durumda olduğu hususu da tebliğ memurunca araştırılıp tebligat belgesine şerh verilmiş değildir. Bu haliyle ödeme emri tebligatı usulsüzdür. Borçlunun yasal süresi içerisinde açtığı ihalenin feshi davasında, fesih nedenleri içerisinde satış ilanı tebliğinin usulsüzlüğüne de yer verilmiştir. Dairemiz süregelen içtihatlarında da belirtildiği üzere satış ilanının borçluya hiç tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edildiğinin tesbiti durumu başlı başına ihalenin feshi nedeni sayılacağından Mahkemece, bu nedenle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, istemin reddine karar verilmesi doğru değildir. Diğer yandan, Satış ilanı ve açık artırma şartnamesinde 2. artırmanın 26.1.2007 günü yapılmasına karar verildiği halde şikayet konusu taşınmazın 2.ihalesinin 27.1.2007 tarihinde yapıldığından bu husun da başlı başına ihalenin feshi nedeni sayılacağı, bu nedenle de resen ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken bu isteminde reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.