Esas No: 2021/6238
Karar No: 2021/4925
Karar Tarihi: 07.10.2021
Danıştay 4. Daire 2021/6238 Esas 2021/4925 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/6238
Karar No : 2021/4925
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Petrol Ürünleri Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, takdir komisyonu kararına dayanılarak ithal ettiği baz yağlardan elde ettiği kaçak akaryakıtı satmak suretiyle kayıt dışı hasılat elde ettiği ve sahte fatura kullandığından bahisle tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezalı 2009/10-12 dönemi geçici verginin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; ticaret sicili gazetesinin incelenmesinden davacı şirketin ticaret sicilinden silinerek ilan edildiği dolayısıyla dava ve taraf ehliyeti bulunmadığından cezalı tarhiyata karşı açılan davanın ehliyet yönünden reddi ile davanın açılmasına sebebiyet verildiğinden yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın ehliyet yönünden reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı İdare tarafından, davacının ehliyetinin bulunmadığına dair dava dosyasında herhangi bir iddiası bulunmadığı, mahkeme kararının dayanağının re'sen araştırılmadığı, vergi tekniği raporu ile yapılan somut tespitlere dayalı cezalı tarhiyatların hukuka uygun olduğu, ehliyet yönünden ret kararı verildiğinden idare lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Davacı Şirketin tasfiye edilerek sona erdiği Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilmek suretiyle aleni hale geldiği dolayısıyla bu aşamada haklara ve borçlara sahip olması hukuken mümkün bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin kısmen kabulü ile vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının tümüyle kaldırılması ile yargılama giderlerinin de davacı üzerinde bırakılarak kararın bu kısmının düzeltilerek onanmasına, davanın ehliyet nedeniyle reddine ilişkin hüküm fıkrasının ise onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Mahkeme kararlarının Danıştay tarafından bozulması halinde, Mahkemelerce bozmaya ilişkin kararlar üzerine yeniden verilen kararlara karşı yapılan temyiz başvuruları, bozma kararındaki esaslara uyulup uyulmadığı yönünden incelenebilecektir.
Temyiz istemine konu kararın belirtilen kısmının Danıştay Dördüncü Dairesinin 16/03/2021 tarih ve E:2016/16745, K:2021/1635 sayılı kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, söz konusu hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, davalının temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Kararın yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinde, yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "diğer Kanunlardaki yargılama usulü ile ilgili hükümler" başlıklı 447. maddesinde; "mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'na yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır" kuralına yer verilmiştir. Bu madde uyarınca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili 323. maddesine bakıldığında, vekille takip edilen davalarda Kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretinin yargılama giderleri arasında sayıldığı, 326. maddesinde ise "Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir." hükmüne yer verildiği görülmüştür.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinde avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davalı idarenin yargılama sürecinde vekil aracılığıyla temsil edildiği olayda, davanın ehliyet nedeni ile reddine karar verilmiş buna karşın yargılama giderlerinin davalı idareye yükletilmesine ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davalı İdarenin, yargılama sürecinde vekil aracılığıyla temsil edildiği görülmekte olup, temyize konu karar tarihi olan 16/06/2021 tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 2021 yılına ilişkin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı idarenin vekalet ücretine hak kazandığı ancak kararda davacı lehine vekâlet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır.
Bu husus, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden hüküm fıkrasının "121,00 TL yargılama giderinin aleyhine karar verilen davacıya yüklenmesine ve kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.270,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödemesine" ibaresi eklemek suretiyle kararın yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ehliyet nedeniyle reddine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin kısmının ise 2577 sayılı Kanunun 49/1-(b) maddesi uyarınca düzeltilerek ONANMASINA,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği hükme bağlanmıştır.
Buna göre; temyiz incelemesinde düzeltilerek onama kararı verilmesi ancak üzerinde tartışma bulunmayan maddi hata ve yanlışlıklar olması halinde mümkün olabilecektir. Olayda ise mahkemece, davanın ehliyet yönünden reddedilmiş olduğu, ancak idare tarafından Ticaret Sicilinden silinmiş olan şirket hakkında ihbarname düzenlenmesinin hukuka aykırı bir işlem olduğu dolayısıyla, idarenin hukuka uygun olmayan işlem tesisi suretiyle dava açılmasına sebebiyet verdiği görüldüğünden davacı lehine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedildiği, bu hükmün kaldırılarak aksine davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmolunmasının ancak kararın bozularak mahkemece yapılacak yargılama ile mümkün bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda ihtilaf konusu olan bu hususta muhakeme yaparak karar verilmesi usul hukukunun gereği olduğundan mahkeme kararının bu kısım yönünden bozulması gerekirken Dairenin düzeltilerek onanması yolundaki kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.