Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7129
Karar No: 2018/3172
Karar Tarihi: 16.05.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/7129 Esas 2018/3172 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/7129 E.  ,  2018/3172 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl davada; davacılar vekili, müvekkilleri adına kayıtlı 4000 m² yüzölçümlü ve üzeride dört katlı bina bulunan taşınmazları için davalı ile 19.08.2006 tarihli harici yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davalının sözleşme ile yapmayı ve süresi içinde teslim etmeyi taahhüt ettiği inşaatı hiçbir geçerli sebebi olmadığı halde yapmadığını, taşınmaz üzerinde bulunan dört daireli (400 m²) evi yıktığını, evin dışında kalan 3600 m² alanda bulunan meyve ağaçlarını kestiğini, müvekkillerinin taşınmazda sebze ürünleri yetiştirip pazarlayarak ev ekonomisine katkı sağladıklarını ileri sürerek, yapılan kazı dolayısıyla uğradıkları zararın yanında taşınmaz üzerinde bulunan dört dairenin enkaz bedeli ile kira geliri kayıpları, ödemek zorunda kaldıkları kira bedelleri, taşınmaz üzerinde mevcut meyve ağaçlarından elde edilen meyvelerden sağlanan gelir kayıpları, meyve ağaçlarının kesilmesiyle verilen zarar, sebze yetiştiriciliği yapılamamasından kaynaklı gelir kayıplarının tespit edilerek 19.08.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal fazili birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında talebini miktar itibariyle ıslah etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada; davacı vekili, müvekkili yüklenicinin yapmış olduğu kazı ve harfiyat bedeli ile ilgili olarak fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı ...Hukuk Mahkemesi"nin2012- 60 E. ve 2012 - 265 K. sayılı dosyasından 7.500 TL"nin tahsiline karar verildiğini ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, ileri sürerek, bakiye alacağı olan 284.653,78 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, zamanaşımı ve takas def"inde bulunmuş, davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin şartlarının davalı yüklenici tarafından yerine getirilmediği ve inşaat projesi düzenlenmediği gibi inşaat ruhsatı da alınmadığı, davacıların bina enkaz bedeli, kira alacağı ve taşınmaz üzerindeki gelir ve ağaç bedeli olarak talep edebilecekleri tazminat miktarının toplam 253.410,50 TL olduğu, birleşen davada, davacı yüklencinin talep edebileceği alacak miktarının toplam 178.197,98 TL .../...
    S.2

    olduğu bildirilmiş ise de; yüklencinin dava konusu taşınmazlar üzerinde yapmış olduğu kazının projesiz ve ruhsatsız olarak yapıldığının bildirildiği, imar izni ve ruhsat almaksızın yapılan işin imar uygulaması yapılması halinde yüklenici davalı – birleşen davacı tarafından arsa sahiplerine bir yarar sağlayıp sağlamayacağının belirlenemediği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl davada davalı – birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle birleşen davada ileride inşaat ruhsatı alınması ve hârfiyatın davalı arsa sahibinin yararına olduğunun belirlenmesi hâlinde yüklenici tarafından bu istemle dava açılabilecek olmasına göre, asıl davada davalı – birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı – birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi