Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5308
Karar No: 2019/6577
Karar Tarihi: 22.10.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5308 Esas 2019/6577 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5308 E.  ,  2019/6577 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada Uşak 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 26/06/2018 tarih ve 2017/19-2018/421 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinindavalı şirket vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 26.647.-TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
    dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinden 17/07/2000 tarihinde yüksek faiz, kar payı ve yatırılan paranın her zaman iade edileceği vaadi ile 20.400 DEM tahsil edildiğini, yapılan işlemin müvekkilinin iradesini sakatlayan BK gereğince hileli bir işlem olup, bu faaliyetin SPK ve Bankalar Kanununa aykırı olduğunu, işlemin Bankalar Kanunu gereğince mevduat toplama olarak kabul edildiğini, davalıların SPK gereğince mevduat kabul edebilecek kuruluşlardan olmadığı gibi aracılık faaliyeti yürütecek kuruluşlardan da olmadığını, davalıların TTK uyarınca basiretli tacir gibi hareket etmediklerini, taraflar arasındaki ilişkinin ortaklık ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceğini, davalı ...’ın diğer davalının yönetim kurulu başkanı olması sebebiyle zarardan sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek, davalıların sorumluluğunun bulunduğunun tespitine, taraflar arasında kurula ilişkinin hükümsüzlüğüne ve 10.430,35 EURO (20.400 DEM) karşılığı 22.950,90 TL"nin 17/07/2000 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ...Ş. vekili, zamanaşımı ve husumet itirazlarının olduğunu, davacının şirket hissedarı olan ...’dan nama yazılı senetleri ciro yolu ile devralmış olması sebebiyle şirkete ortak olduğunu, şirket tarafından kendisine ödediği bedeli istediği an iade edileceğine dair taahhütte bulunulmadığını, şirketin böyle bir vaatte bulunmasının hukuken imkansız olduğunu, davacıya verilen hisse senetlerinin geçerli olduğunu, anonim şirketlerde ortakların paylarının alacak davasına konu edilemeyeceğini, davacının hisselerinin reel değerinin belirlenmesini gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının pay defterine göre ortak olarak kayıtlı olmasının tek başına davacının şirket ortağı olduğunun ispatı için yeterli olmadığı, dosyadaki hazirun cetvellerinin incelenmesinde davacının ortaklık bedelini ödemesinden sonra yapılan bütün genel kurul toplantılarına hazirun cetvellerinde adı ve soyadının pay sahibi olarak yer almasına rağmen katılmadığı, davalı şirketin davacının ortaklık bedelini ödemesinden sonraki dönemlerde kar elde edemediği ve hiç temettü dağıtmadığı, dosyadaki SPK raporundan ve TBMM Araştırma Komisyonunu raporundan davalı ... gibi başka şirketlerin de halktan borç aldıklarını beyan ederek para topladıkları, ancak bu paraları kısmen şirket sermayesini temsil eden pay şeklinde kayıtlarına aldıkları yönünde kayıtların olduğu, hisse senedinin şekil özelliklerinin devredildiği tarihte yürürlükte olan 6762 sayılı eski TTK md 413"te öngörülen şekil özellikleri ile tam olarak uyumlu olmadığı, davacının ortaklığının sahih olmadığı, ortak ilişkisinin şeklen var olduğu, yatırılan paranın tamamının istendiği her an geri alınabileceği ve karşılığında yüksek oranlarda faiz verilebileceği garantileri ile para tahsil edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne, 22.950,90 TL"nin 17.07.2000 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Karar, davalı şirket vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ...Ş. ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Ancak, davada davacı tarafından “TL” cinsinden talepte bulunulmuş olup, mahkemece yabancı para cinsinden alacaklar bakımından cari olan 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi çerçevesinde faiz işletilmesine karar verilmesi kanunun açık hükmüne aykırı olduğundan, yerel mahkeme kararının bu yönden resen bozulması gerekmekte ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir mahiyette olmadığından, davacının dava dilekçesinde “TL” cinsinden alacaklar bakımından yasada öngörülmeyen bir faiz işletilmesini talep ettiği dikkate alınarak davacının yasal faiz talep ettiğinin kabulü ile kararın (1) numaralı hüküm fıkrasındaki faize ilişkin ibarelerin hükümden çıkartılarak yerine aşağıda gösterilen ibarelerin eklenmesi suretiyle kararın re"sen düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle kararın (1) numaralı hüküm fıkrasındaki “....3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizle birlikte...” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranlarını aşmamak üzere yasal faiziyle birlikte” ibaresinin eklenmesi suretiyle kararın bu şekilde re"sen DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenler davalı şirket ve katılma yoluyla davacıya iadesine, 22/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi