Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/15020
Karar No: 2019/4586
Karar Tarihi: 07.03.2019

Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/15020 Esas 2019/4586 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanık tarafından polis memuruna direnme suçu işlendiği kabul edilerek mahkumiyet kararı verilmiş. Ancak, sanığın müştekiye tekme atmaya çalıştığı iddiasıyla ilgili belirsizlik olduğu için karar bozulmuş. Ayrıca, hakaret suçu da görevi yaptırmamak için direnme suçunun bir unsuru olarak kabul edilerek ayrıca mahkumiyet kararı verilmiş, ancak bu kararın çelişkili olduğu belirtilmiş. Mahkeme, hükümlerin bozulmasına ve yeniden yargılanmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri ise TCK 265/1, TCK 53/1-b olarak belirtilmiştir. TCK 265/1, görevi yerine getirmeye çalışan kamu görevlisine karşı fiziki güç kullanılmasını cebir olarak tanımlarken, TCK 53/1-b, hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmü içermektedir.
18. Ceza Dairesi         2016/15020 E.  ,  2019/4586 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Mahkemece her ne kadar sanık ...’nin müşteki ...’ye tekme atmaya çalıştığı kabul edilmişse de; 30/04/2014 tarihli olay tutanağı ile bir kısım müşteki ve tanık beyanlarında, polis memuru ...’e sanık ... tarafından tekme atılmaya çalışıldığının belirtilmesi karşısında, müşteki ...’ün aşamalarda, sanık ...’yı çevreye ve kendisine zarar vermemesi için tutmaya çalıştığı sırada sanığın kendisine tekme atmaya çalıştığını ancak tekmelerin isabet etmediğini belirttiği anlaşılmakla, anlatımlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ve müştekiye tekme atmaya çalışan kişinin sanık ... olup olmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde, her türlü şüpheden uzak, kesin delillere dayalı olarak belirlenmesi, sonucuna göre sanık ... hakkında hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Mahkemece, sanık ...’in müşteki ...’ye “senin karını tanıyorum, kendisini göreceğim” diyerek hakaret ettiği kabul edilmişse de, tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, bu sözlerin görevi yaptırmamak için direnme suçunun unsuru olan tehdit niteliğinde olduğu ve bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, hatalı değerlendirmeyle sanık hakkında ayrıca hakaret suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
    3- Kabule göre de;
    a- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde, sanığa verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiş olması karşısında, seçimlik yaptırım öngören hakaret suçunda temel cezanın belirlenmesi sırasında farklı bir gerekçe sunmadan hapis cezasının tercih edilmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,
    b- Hüküm fıkrasında hakaret suçundan hapis cezasına hükmolunması karşısında, hükmün gerekçe kısmında sanık ... hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrildiğinin belirtilmesi suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişkiye yol açılması,
    c- Görevi yaptırmamak için direnme suçuyla korunan hukuki yarar, kamu idaresinin güvenilirliği ve işleyişi olup; bu suçta, kamu faaliyetlerine kişilerin saygı göstermelerinin sağlanması ve kamu görevlerinin yerine getirilmesini dolayısıyla da kamu görevini yerine getirenleri engellemeye yönelik fiillerin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Bunun dışında, kendisine verilen görevi yerine getirmekte olan kamu görevlisine karşı cebir veya tehdit fiili gerçekleştirilmiş bulunulması durumunda görevli memurların, bireysel özgürlüğü ve beden bütünlüğünü de korunmaktadır. Maddede düzenlenen görevini yaptırmamak için direnme suçu, seçimlik hareketli bir suç olup kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanılması ile suç oluşmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, öncelikle engellenmek istenen işin o kamu görevlisinin görevine giriyor olması zorunludur. Kamu görevlisinin kendisine verilen görevi yerine getirmesini engellenmesine karşı yasal düzenlemeyle görevli memura yönelik koruma sağlamaktadır. TCK"da cebir terimi maddi ve manevi zorlamayı içermektedir. Maddi cebir yaralama suçu oluşturacak şekilde bir şiddet içerdiği, şiddetin de bireye yönelik fiziksel güç kullanılması olarak tanımlandığı kabul edilmektedir. TCK 265/1. maddesinde tanımlanan cebir öğesi, görevini yerine getirmeye çalışan kamu görevlisine karşı fiziki güç kullanılmasıdır. Cebrin sınırı, kasten yaralama suçunun temel şekli veya daha az cezayı gerektiren hâli kapsamında olmalıdır.
    Cebir ve tehdit, kamu görevlisinin görevini yerine getirmesini engellemeye elverişli, doğrudan kamu görevlisine yönelik ve ortadan kaldırılmadığı sürece göreve devam edilmesine engel olan güç kullanılmasını ifade eder. Bu açıklamalar çerçevesinde, sanığın kendisine müdahale etmeye çalışan görevliye tekme atmaya çalışması şeklinde kabul edilen eyleminde, ne şekilde cebir ve/veya tehdit unsurunun oluştuğu kanaatine varıldığı açıklanıp tartışılmadan ve sanığın eyleminin yaralamaya teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmadığı da değerlendirilmeden, sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
    d- Hakaret suçuna ilişkin kurulan hüküm yönünden, TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken aleyhe temyiz olmadığından, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi