10. Hukuk Dairesi 2013/17465 E. , 2014/10660 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Sivas İş Mahkemesi
Tarihi : 08.05.2013
No : 2012/531-2013/267
Dava, 2926 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun"un 4b/4. maddesi kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti ile 6111 sayılı Kanunun yapılandırmaya ilişkin hükümlerinden yararlanılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma üzerine, ilamında belirtildiği şekilde, sigortalılık tespitine dair davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 6111 sayılı Kanundan yararlanma talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece, Dairemizin 2011/ 19192 – 2012/ 21653 sayılı bozma ilamımıza uyulması sonrasında yapılan yargılama sonunda, davacının 01/06/2006-31/12/2006, 01/05/2011-23/05/2011 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa uyarınca Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılması gerektiğinin tespitine, fazla istemin reddine, gerekçeli kararda ise; davacının 01/06/2006-31/12/2006, 01/05/2011-23/05/2011 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa uyarınca Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılması gerektiğinin tespitine, kabul edilen dönem yönüyle davacının 6111 sayılı Yasadan istifade ettirilmesi gerektiğinin tespitine, fazla istemin reddine şeklinde hüküm kurularak, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturacak şekilde hüküm kurulduğu görülmektedir.
Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa son oturumda tefhim edilen kısa kararın gerekçeli karara aykırı olduğu, zira kısa kararda 6111 sayılı Kanun hakkında bir hüküm kurulmadığı yukarıda belirtildiği gibi zaptın ve kararın incelenmesinden açıkça anlaşılmaktadır. Öte yandan konuyla ilgili 10.4.1992 günlü ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır.
Yapılacak değerlendirmede, uyulmasına karar verilen bozma gerekçeleri de dikkate alındığında, 01.01.2007-23.5.2011 dönemine dair yapılan araştırmada sonunda, 6111 sayılı Kanun kapsamında yaptığı başvuru tarihinin tarımsal faaliyete esas alınmasının isabetsiz olduğu dikkate alınmalıdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair hususlar incelenmeksizin, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.