8. Hukuk Dairesi 2021/6269 E. , 2021/12497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adıyaman Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında Adıyaman Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükmün davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince dava değeri itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmiş, bu kararın yeniden istinaf edilmesi üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusu esastan reddedilmiş olup, bu kez davacı ... vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmesi üzerine, ek kararla, miktar itibariyle kararın kesin olduğundan bahisle temyiz isteminin reddine karar verilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... İli ... İlçesinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan kadastro sırasında, ... Köyü çalışma alanında bulunan 158 ada 8 parsel sayılı 2.209,81 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına gerçekleşmediğini ileri sürerek, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hükme karşı davacı ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İlk Derece Mahkemesi istinaf isteminin miktar itibariyle reddine karar vermiş, kararın yeniden istinaf edilmesi üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK"nin 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmakla aynı Dairenin 28.05.2018 tarihli ek kararıyla, davacı Hazinenin temyiz dilekçesi, HMK"nin 366/1 maddesi yollamasıyla 346/1. maddesi uyarınca reddedilmiş ve iş bu ek karar, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Anayasa"nın 36. maddesinin 1. fıkrası uyarınca herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ... davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Mahkemeye erişim hakkı, Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir unsurudur. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde de herkesin kişisel hak ve yükümlülükleriyle ilgili her türlü iddiasını mahkeme önüne getirme hakkı güvence altına alınmıştır. Buna göre, mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, adil yargılanma hakkı kapsamındadır.
28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi ile "Kadastro Mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar ve değere bakılmaksızın 12.1.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir." hükmü getirilmiştir. Hükmün gerekçesinde belirtildiği üzere, bu madde ile söz konusu davaların miktar veya değerine göre istinaf veya temyiz yoluna tabi olup olmadığıyla ilgili uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yukarıda açıklandığı üzere Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, hukuk güvenliği ile hukuki belirlilik ilkesi, 28.07.2020 tarihli ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi karşısında, tereddüte yol açan usul kurallarının hakkaniyete halel getirecek kadar aşırı şekilci olarak uygulanmaması ve adalet duygusunun rencide edilmemesi gerektiği de gözetildiğinde, Adıyaman Kadastro Mahkemesinin 10.10.2017 tarihli kararına karşı istinaf yoluna başvurulabileceği kabul edilmelidir. Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesinin İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin kararın yerinde olduğuna ilişkin değerlendirmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davacı Hazinenin, Bölge Adliye Mahkemesi" nin 28.05.2018 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan gerekçeyle kabulüyle temyiz isteminin reddine dair ek kararın kaldırılmasına, davacı Hazinenin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi"nin 28.05.2018 tarihli kararının İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin 04.01.2018 tarihli kararının kaldırılarak esastan istinaf incelemesi yapılmak üzere BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi