Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2013/34277 Esas 2014/435 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/34277
Karar No: 2014/435
Karar Tarihi: 14.01.2014

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2013/34277 Esas 2014/435 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2013/34277 E.  ,  2014/435 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Besni İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 16/05/2013
    NUMARASI : 2010/73-2013/62

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 01.10.2013 tarih, 2013/21480-30879 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ..tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı, borçlunun, imzaya itirazını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, itiraz kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinde;
    Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda imzanın borçlu elinden çıktığının kuvvetle mümkün görüldüğünün belirtildiği, alacaklı vekilinin de 16/05/2013 tarihli duruşmada, rapora bir diyeceği olmadığını, imzanın borçluya ait olduğunun ispatlandığını, yeniden bilirkişi incelemesi talebinin bulunmadığını beyan ettiği görülmektedir.
    Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir (HGK.nun 26/04/2006 tarih ve 2006/12-259 esas - 2006/231 sayılı kararı).
    Somut olayda, her ne kadar alacaklı vekili 16/05/2013 tarihli duruşmada yeniden bilirkişi incelemesi yapılması talebi olmadığını belirtmiş ise de, imzanın borçluya ait olduğunun ispatlandığı düşüncesiyle böyle bir beyanda bulunduğu duruşmadaki ifadesinden anlaşılmaktadır. Mahkemece, bilirkişi raporunun imzanın borçluya aidiyetinin sübutu için yeterli kabul edileceği, dolayısıyla imzaya itirazın kabul edilip edilmeyeceği alacaklı tarafından duruşmada henüz bilinmemektedir. Bu nedenle, alacaklı vekilinin sözkonusu beyanı, mahkemece yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesi halinde bu kararı kabul etmediği sonucunu doğurmaz.
    O halde, mahkemece, ispat külfetinin alacaklıda olduğu nazara alınarak, yeniden bilirkişi incelemesi için alacaklıya bilirkişi ücreti yatırması konusunda süre verilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla alacaklının karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 01/10/2013 tarih ve 2013/21480 E.-30879 K.sayılı onama kararının kaldırılarak mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.