14. Ceza Dairesi 2018/7483 E. , 2019/7401 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.11.2017 gün ve 2017/195 Esas, 2017/479 Karar sayılı mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf taleplerinin esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleriyle katılan ..., Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekiliyle sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf isteminin esastan reddine dair kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, katılan ..., Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekiliyle sanık müdafiinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK"nın 302/1 madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, üyeler ... ve ..."ın karşı oyu ve oy çokluğuyla, 20.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
(Karşı Oy)
Hükme iştirak eden üye ..."ın kararın yazımından önce 01.03.2019 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK"nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.
KARŞI OY
Mağdur kolluktaki ilk beyanında sanığın cinsel organını çıkardığını, bakmasını istediğini ancak bakmadığını, kendisinin cinsel organını da açmasını istediğini ancak kabul etmeyip koşarak gittiğini, bu hareketleri daha öncede iki defa yaptığını beyan etmesine rağmen, dört gün sonra yeniden kolluğa gelerek verdiği ek beyanında sanığın evine gittiği sırada kendisini elinden çektiğini, vücudunda cinsel organını gezdirdiğini, öpüp yaladığını beyan ettiği, 5-6 yaşındayken de aynısını yaptığını, cinsel organını elleyip öptüğünü söylemiş, iddialarını daha da genişleterek elinden tutup eve götürdüğünü, zorla kapıyı kapattığını, pantolonunun dizine kadar çıkardığını ve üzerine çıktığını, iç çamaşırını da çıkardığını, ileri geri yaptığını, canının acıdığını, sanığın kendisini tehdit etmesinden dolayı kimseye anlatmadığını, bir başka seferde ise ablasıyla ders çalışırken dışarı çıktığında kendisini öptüğünü, anaokuluna giderken iki kere yakalayıp öptüğünü, üç kere de birinci sınıfa giderken yaptığını, daha önce de eve alarak üzerine çıkıp cinsel organını ellediğini anlatmıştır. Mağdure duruşmada ise sanığın kendisini evin arkasına götürdüğünü kilodunu indirerek cinsel organını, kendisinin cinsel organına sokmaya çalıştığını, 4-5 kez bu şekilde sürttüğünü vücudunun her yerini öptüğünü, dudağını öperek ısırdığını beyan etmiştir.
Görüldüğü üzere mağdurenin tüm anlatımları birbirinden farklılık göstermekte ve çelişki arz etmektedir. Buna karşın sanık istikrarlı bir şekilde mağdureye karşı herhangi bir cinsel eyleminin bulunmadığını savunmuştur. Savunmanın aksini ispatlayan mağdurenin çelişkili ve birbirinden farklı, soyut anlatımları dışında sanığın cezalandırılmasını gerektirir her türlü şüpheden uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı delliller bulunmaması sebebiyle sanığın atılı suçlardan beraati ve tahliyesi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun onama yönündeki görüşüne katılmıyoruz.
Dairemiz üyesi sayın ..."ın vefat etmesi sebebiyle karşı düşüncedeki imzası tamamlanamamış, CMK 232/5. maddesi iş bu şerh düşülmüştür.