MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Düşme

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ... hakkında mağdur ..."e karşı kasten yaralama suçundan kurulan düşme hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a) Mağdur ... hakkında düzenlenen 29.09.2012 tarihli adli rapor içeriğine göre, sağ el 5. parmaktaki lezyonda fraktür bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi için ortopedi kliniğine sevkinin uygun olduğunun bildirilmesi karşısında, mağdura ait tüm tıbbi evrakın ve raporların temini ile birlikte Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğünden 5237 sayılı TCK"nin 86. ve 87. maddeleri kapsamında; mağdurun parmağında kırık olup olmadığı, kırık olduğunun tespiti halinde ise kırığın derecesi de belirtilecek şekilde rapor aldırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
b) İddianamede içeriği, adli rapor tarihi, soruşturmada aşamasındaki ifadeler dikkate alındığında, suç tarihinin 29.09.2012 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 29.02.2012 olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,
2) Sanık ... hakkında mağdur ..."ye karşı sair tehdit suçundan kurulan düşme hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a) Sanık hakkında mağdur ..."ye karşı 106/1-2.cümle maddesinde düzenlenen sair tehdit suçundan kamu davası açılmışsa da, iddianame anlatımında ""...Sizi bu siteden attıracağız, size gününüzü göstereceğiz, kan çıkacak!..." şeklindeki sözlerin tehdit suçunu oluşturduğunun ifade edildiği, sanığın mağduru vücut dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit ettiği dolayısıyla sanığa yüklenen suçun şikayete tabi olmayan TCK"nin 106/1-1.cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu anlaşılmakla, dosya kapsamındaki delillere ilişkin değerlendirmenin buna göre yapılarak davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,
b) İddianamede içeriği, adli rapor tarihi, soruşturmada aşamasındaki ifadeler dikkate alındığında, suç tarihinin 29.09.2012 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 29.02.2012 olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 30.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.