18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4033 Karar No: 2016/4468 Karar Tarihi: 16.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/4033 Esas 2016/4468 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir taşınmazın irtifak kamulaştırma bedeli ve irtifak hakkının tescili için açılmıştır. Mahkeme, davayı kabul etmiş ancak davacının temyiz başvurusu sonucu dosyada yapılan inceleme sonucunda bilirkişi raporunun tam ve doğru olmadığı ortaya çıkmıştır. Yargıtay, tarım arazilerinin kamulaştırılmasında münavebeye alınacak ürünlerin ve verimlerin tespitinde bilimsel yöntemler kullanılması gerektiğini belirtmiş ve bu yöntemlerin tek tek ayrıntılı bir şekilde rapora dahil edilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Mahkemenin bu yöntemleri dikkate almadan verdiği kararı bozmuş ve yanlış karar verildiğini belirtmiştir. Kanun maddeleri ise, Kamulaştırma Yasası'nın 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri arasında yer alan 11. maddenin 1. fıkrasının (f) bendi olarak açıklanmıştır.
18. Hukuk Dairesi 2016/4033 E. , 2016/4468 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 91 parsel sayılı taşınmazın irtifak kamulaştırma bedelinin tespiti ve irtifak hakkının idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 2942 sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11.maddesinin 1.fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak değerini tespit etmelidir. Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında ise, özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için dekar başına elde edilecek ortalama verimine, üretim giderine ve toptan satış fiyatı ve üzerindeki ağaçlara ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır. Bu itibarla; Dairenin 30.09.2015 ve 16.12.2015 tarihli geri çevirme ilamlarında, bilirkişi kurulunca münavebeye alınan ürünlerin veri listesinin ve dava konusu taşınmaz üzerinde bulunduğu belirtilen ağaçların cins ve yaşları itibariye 2013 yılı rayiç değerlerinin getirtilmesi istendiği halde gereğinin yerine getirilmediği de dikkate alınarak, mahkemece münavebeye alınan buğday (yan ürün saman) ve taze fasulyenin sulu şartlarda asgari ve azami verimi, ayrıntılı üretim giderleri çizelgesi (üretim maliyet cetvelini oluşturan masraf kalemlerini -özellikle motopompla sulama gideri varsa bu giderleri- gösterir biçimde tüm harcama kalemlerini açıklayan) ve kilogram başına toptan satış fiyatlarını gösterir biçimde veri cetvelinin ve taşınmaz üzerindeki ağaçların 2013 yılı rayiç değerleri getirtilerek denetime elverişli rapora göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.