13. Ceza Dairesi 2019/1106 E. , 2019/6266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Üst Cumhuriyet Savcısının temyizinin sanıklar lehine olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
I-)Sanık hakkında müşteki ...’e yönelik hırsızlık eyleminden kurulan hükme yönelik incelemede:
Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK"nın 141/1. ve 143. maddelerine uyan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Kanun’un 66/1-e, 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık zamanaşımı süresine bağlı olup, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilk kararın kesinleştiği tarih ile hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği tarihler arasında dava zamanaşımının durduğu da nazara alınarak suç tarihi olan 12/12/2005 tarihinden inceleme tarihine kadar bu sürenin geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve üst Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II-)Sanık hakkında mağdur ...’ye yönelik hırsızlık eyleminden kurulan hükme yönelik incelemede:
Kesintisiz takip olmadan suça konu eşya ile birlikte görülerek yakalanan sanığın hırsızlık eyleminin tamamlandığı gözetilmeden hakkında teşebbüs hükmü uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmeden önceki 03.05.2007 tarihli ilk hükümde hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 4 ay 20 gün, hapis cezasının ertelendiği, Dairemizin 13.02.2012 tarih 2011/27681-2012/2971 Esas-Karar sayılı bozma ilamından sonra ise kurulan hüküm ertelenmeksizin, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince ""Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet Savcısı veya 291. maddede gösterilen kimseler tarafından temyiz edilmişse yeniden verilen hüküm, evvelki hükümle tayin edilmiş olan cezadan daha ağır olamaz."" şeklindeki düzenleme uyarınca kazanılmış hakkın sonuç ceza miktarı yönünden oluşacağı ancak somut olayda olduğu gibi bozmadan önce verilen ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilen 03/05/2007 tarihli kararda sanık hakkında verilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi nedeniyle erteleme yönünden de kazanılmış hakkın oluştuğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve üst Cumhuriyet Savcısının temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının üç nolu h bendinden 51 ibaresinin çıkarılarak, hüküm fıkrasına "" 03.05.2007 tarih ve 2005/468 E-2007/135 K sayılı mahkumiyet kararının sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi ve aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak gözetilerek sanık hakkında hırsızlık suçundan tayin edilen cezanın 5237 sayılı TCK"nın 51/1 . maddesi gereğince ertelenmesine, 51/3. maddesi gereğince 2 yıl 6 ay denetim süresi belirlenmesine; cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-) Sanık hakkında müşteki ...’e yönelik hırsızlık eyleminden kurulan hükme yönelik incelemede:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosyada mevcut olay yeri krokisi ve bilirkirkişi raporundan anlaşılacağı üzere müştekinin ikamet ettiği binanın bahçesi içerisinde bulunan motosikletin çalınması şeklindeki eylemin, bahçenin eklenti niteliğinde olması nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesine uyduğu halde, sanık hakkında TCK"nın 141/1. maddesine göre uygulama yapılmak suretiyle eksik ceza tayini,
2- Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmeden önceki 03.05.2007 tarihli ilk hükümde hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 4 ay 20 gün, hapis cezasının ertelendiği, Dairemizin 13.02.2012 tarih 2011/27681-2012/2971 Esas-Karar sayılı bozma ilamından sonra ise kurulan hüküm ertelenmeksizin, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince ""Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet Savcısı veya 291 inci maddede gösterilen kimseler tarafından temyiz edilmişse yeniden verilen hüküm, evvelki hükümle tayin edilmiş olan cezadan daha ağır olamaz."" şeklindeki düzenleme uyarınca kazanılmış hakkın sonuç ceza miktarı yönünden oluşacağı ancak somut olayda olduğu gibi bozmadan önce verilen ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilen 03/05/2007 tarihli kararda sanık hakkında verilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi nedeniyle erteleme yönünden de kazanılmış hakkın oluştuğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve üst Cumhuriyet Savcısının temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 11.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.