Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2803
Karar No: 2020/8097
Karar Tarihi: 03.12.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2803 Esas 2020/8097 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkiline ait zorunlu deprem ve yangın sigortası bulunan binanın tektonik krip afet ile hasarlandığını açıklayarak, 10.000 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının 10.000,00 TL zararına karşılık gelen tazminatın DASK'ten tahsili yönünden karar verilmiştir. Ancak, davacı vekilinin 133.880,00 TL'lik ıslah talebi üzerine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 06/05/2016 gün ve 2015/1 Esas 2016/1 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay Bozma Kararı sonrasında ıslah yapılamayacağından bahisle ıslah ettiği kısım için karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir. Devamında, 31199 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 Sayılı Kanun ile HMK’nın 177. Maddesine getirilen 2. Fıkrası hükmüne değinilerek, davacı vekilinin ıslah talebinin de gözetilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Son olarak, Afet Sigortaları Kanunu'nun Doğal Afet Sigortaları Kurumu başlıklı 3. maddesi incelenerek, kurum gelirlerinin her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır hükmü hatırlatılmıştır.
17. Hukuk Dairesi         2019/2803 E.  ,  2020/8097 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili ve davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 25.11.2020 Çarşamba günü davacı ve davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline ait zorunlu deprem ve yangın sigortası bulunan binanın tektonik krip afet ile hasarlandığını açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 10.000 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece,Dairemizin uyulan bozma kararı iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre;davalı ... Sigorta A.Ş yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davanın davalı DASK yönünden kabulüne, davacı"nın maddi zararı olan 10.000,00TL tazminatın 10/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı DASK"den alınarak davacı"ya verilmesine, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu"nun 06/05/2016 gün ve 2015/1 Esas 2016/1 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay Bozma Kararı sonrasında ıslah yapılamayacağından davacının ıslah ettiğini bildirdiği 133.880,00TL"lik kısım için karar verilmesine yer olmadığına, hüküm,davacı vekili ve davalı ... Afet Sigortaları Kurumu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... Afet Sigortaları Kurumu vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, zorunlu deprem sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, Dairemizin bozma kararı sonrasında, maddi tazminat isteminin ıslah yoluyla artırımına ilişkin istem yönünden; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu"nun 06/05/2016 gün ve 2015/1 Esas 2016/1 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay Bozma Kararı sonrasında ıslah yapılamayacağından davacının ıslah ettiğini bildirdiği 133.880,00.-TL"lik kısım için karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Usul hukuku alanında geçerli temel ilke; yargılamaya ilişkin kanun hükümlerinin derhal yürürlüğe girmesidir. Bu ilkenin benimsenmesinin nedeni ise, usul kanunu hükümlerinin kamu düzeni ile yakından ilgili olması, yeni hükümlerin daima eskisinden daha iyi ve amaca en uygun olduğu fikri ile kanun koyucunun, fertlere ait olan hakların yeni usul hükümleri ile daha önce yürürlükte olan kanundan daha iyi ve daha adil bir şekilde korunacağına ilişkin inancıdır.
    Islah, taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini, bir defaya mahsus olmak üzere kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan ve karşı tarafın onayını gerektirmeyen bir yoldur. HMK" nun 176. maddesinde ıslah; “taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir" olarak tanımlanmıştır.
    28.07.2020 tarih ve 31199 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 Sayılı Kanun ile HMK’nın 177. Maddesine getirilen 2. Fıkra düzenlemesi ile;“Yargıtayın bozma kararından veya bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararından sonra dosya ilk derece mahkemesine gönderildiğinde, ilk derece mahkemesinin tahkikata ilişkin bir işlem yapması hâlinde tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabilir. Ancak bozma kararına uymakla ortaya çıkan hukuki durum ortadan kaldırılamaz.”hükmü yürürlüğe girmiştir.
    Böylelikle kanun koyucu bozma kararı sonrası ıslah yapılıp yapılamayacağı hakkındaki farklı görüş ve uygulamalara son vererek bozma ve kaldırma kararlarından sonra dosyanın ilk derece mahkemesine döndüğünde tahkikata ilişkin bir işlem yapılıyor ise tahkikat bitinceye kadar ıslah yapılabileceğini net bir şekilde belirlemiş olmuştur.
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise; Dairemizin,2014/1125 Esas-2014/7851 Karar sayılı 20.5.2014
    tarihli bozma ilamı sonrasında mahkemece yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı vekilince 12/05/2015 tarihli ıslah dilekçesinin sunulduğu, mahkemece de 06.05.2016 tarihli ve 2015/1 Esas 2016/1 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay Bozma Kararı sonrasında ıslah yapılamayacağından davacının ıslah ettiğini bildirdiği 133.880,00.-TL"lik kısım için karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ışığında, usul hükümlerinin derhal yürürlüğe girdiği gözetilerek 28.07.2020 tarih ve 31199 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 Sayılı Kanun ile HMK’nın 177. Maddesine getirilen 2. Fıkrası hükmü uyarınca davacı vekilinin ıslah talebi de gözetilerek karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    3-6305 Sayılı Afet Sigortaları Kanunu"nun Doğal Afet Sigortaları Kurumu başlıklı 3. maddesinin 2. fıkrası hükmü: "Kurum gelirleri her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır." şeklinde olup mahkemece davalı ... Afet Sigortaları Kurumu karar ve ilam harcından sorumlu tutulmaması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Afet Sigortaları Kurumu vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin,(3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Afet Sigortaları Kurumu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 03/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi