Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2786
Karar No: 2020/4013
Karar Tarihi: 14.09.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/2786 Esas 2020/4013 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/2786 E.  ,  2020/4013 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, Sosyal Güvenlik Kurumu ile arasında yapılan protokol kapsamında 11.11.2013 tarih ve 4181133 sayılı "yazılı uyarı ve cezai şart" konulu yazı ile ... adlı ilacı içeren sahte raporlar hakkında inceleme araştırma yapıldığını , kuruma fatura edilen 11.10.2010 tarih ve ... protokol numaralı 1 adet reçetede bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine ya da yakınına teslim edildiğine dair imzanın reçete sahibine ait olmadığının tespit edildiğini, 2009 yılı eczane protokolünün 6.3.3 maddesi gereğince davalı kurum tarafından tesis edilen işlemin iptali ile sözleşmenin aynı koşullarla devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın reddine yönelik olarak verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi sonucunda Yargıtay 13.H.D.’nin 16.11.2017 tarih ve 2016/13201 E.- 2017/11265 K.sayılı ilamı ile ‘’... 2016 yılı protokolünün mahkemece değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği,bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığı... ‘’gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ise,davanın kabulü ile, ... Adana SGK İl Müdürlüğü Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 11/11/2013 tarihli 4181133 sayılı yazılı uyarı ve para cezası işleminin tüm sonuçları ile birlikte iptaline, sözleşmenin aynı koşullarda devamına karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık,davacı tarafından davalı Kuruma fatura edilen 1 adet sahte ilaç kullanım raporu içeren reçete bedelinden kaynaklı muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.
    01.04.2016 tarihli eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol kapsamından davaya konu eylemlerle ilgili 5.3.2 maddesinde "Eczanenin Kuruma fatura ettiği reçetelerde(e-reçete olarak düzenlenenler hariç)bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine yada ilacı alana teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine veya ilaca ait olmadığının tespit edilmesi halinde,reçete bedelinin 2 (iki) katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı yazılı olarak uyarılır,tekrarı halinde reçete bedelinin 5 (beş) katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 (bir) ay süre ile sözleşme yapılmaz. Ancak hastanın ilacı aldığını beyan etmesi durumunda bu madde hükmü uygulanmaz." hükmü getirilmiş olup,Yargıtay 13.H.D.’nin yukarıda ifade edilen bozma ilamında ,mahkemece bu madde hükmü çerçevesinde değerlendirme yapılması gerektiği açık bir şekilde ifade edilmiştir.
    Dosya kapsamında yer alan Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2011/80 esas -2011/231 K. sayılı kesinleşen mahkeme kararı incelendiğinde ise, evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarına konu yapılan yargılamada dava dışı ...,... isimli kişiler tarafından sahte reçetelerle, yine sahte fotokopi ilaç kullanım raporları kullanılarak davacının da içinde yer aldığı muhtelif eczanelerden ilaçlar aldıkları, ilaç kullanım raporlarının doktor imzalarının bulunduğu kısım aynı kalmak üzere üst kısımdaki isim sütunlarının fotokopi makinesinde değişik isimler yazılarak birden fazla ilaç kullanım rapor fotokopileri elde edilmek suretiyle bu fotokopi ilaç kullanım raporları ile eczanelerden ilaç temin ettikleri, olayın en son bir eczacı tarafından ilaç almak isteyen şahıstan kimlik sorması üzerine ortaya çıktığı ve bu kişiler hakkında yapılan yargılama sonucu mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece her ne kadar hatalı değerlendime ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davacı tarafından, davalı kuruma fatura edilen reçete ekinde yer alan ilaç kullanım raporunun aslı bulunmadığı ve sahte olduğu halde davacı tarafından rapor üzerine davalı kurumu yanıltacak şekilde aslının davacı eczacı tarafından görüldüğüne dair “ aslı gibidir” şerhinin verildiği, ayrıca dolandırıcılık suçundan mahkum olan dava dışı ... isimli kişinin ceza dosyası kapsamı itibariyle ilacı teslim alan ve ilacın teslimine ilişkin imzayı atan kişi olduğu sabit olmasına rağmen sahte reçete arkasındaki imzanın ‘’hasta yakınının yeğeni ... olarak atıldığı dosya kapsamı itibariyle sabittir. Aynı konuda, davalı kurum tarafından başka bir eczaneye uyguladığı cezai şartın iptali istemi ile Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada ,mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, Yargıtay 13.Hukuk Dairesince, davacı eczane tarafından verilen ilaca ilişkin sağlık raporunun ve reçetenin sahte olduğu Adana 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/80 esaslı dosyası ile yapılan yargılamadan anlaşıldığından,davalı idarenin ceza işleminin doğru olduğuna, davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönünde bozma kararı üzerine ,mahkemece direnildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2014/13-267 esas,2015/1673 karar sayılı ilamı ile davacının sözleşme ile üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği ve kendilerine ibraz edilen sahte reçete ve raporlarda belirtilen ilaçları teslim ederken sözleşmeye aykırı davrandıkları, davalı kurumun işleminin hukuka uygun olduğu gerekçeleri ile direnme kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna ve bozulmasına karar verildiği de kuşkusuzdur.
    Bu itibarla mahkemece,yukarıda ifade edilen açıklamalar da dikkate alınarak davacının sözleşme ile üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediği ve sözleşmeye aykırı davrandığı anlaşıldığından davalı tarafından davacıya uygulanan cezai işlemin yerinde olduğu dikkate alınmak suretiyle,2016 yılı protokolünün 5.3.2. maddesi uyarınca belirlenecek olan cezai şartın tespiti noktasında gerekirse alanında uzman bir bilirkişi ya da bilirkişi heyetinden de rapor alınması suretiyle sonucuna uygun şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmesi gerekirken,eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/09/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi