5. Hukuk Dairesi 2013/9574 E. , 2013/20581 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 19.11.2013 günü temyiz eden davalı idare vekili Av. .... ile aleyhine temyiz olunan davacı vekilinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4721 sayılı TMK.’nun 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma kararına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Aynı taşınmaza iki kez kadastro tespiti yapıldığının anlaşılması üzerine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesi uyarınca, ikinci kadastro işleminin iptal edilmesi üzerine, davacının tapu siciline güven ilkesine dayanarak satın aldığı taşınmazının yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle uğradığı zararın tazmini için iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
4721 sayılı TMK.’nun 1007. maddesinde "Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararlardan devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder" hükmü yer almakta olup, tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK.’nun 1007. maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulü doğrudur.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesi uyarınca iptal edilen bölümünün bedelinin TMK.’nun 1007. maddesi uyarınca davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Dava, Hazineye karşı açıldığı halde, karar başlığında yazım hatası sonucu...Tapu Sicil Müdürlüğünün davalı olarak gösterilmesi,
2-Dava tarihi 27.09.2007 olduğu halde maddi hata sonucu kararda 08.07.2010 olarak yazılması,
3-Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, dava konusu taşınmazın değeri dava tarihine göre belirlendiğinden, hüküm altına alınan alacağa da dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, daha önceki tarihten faiz yürütülmesi,
4-Hazine harçtan muaf olduğu halde, aleyhine harca hükmedilmesi,
5-Davanın kısmen kabulüne karar verildiğinden, yargılama giderlerin kabul ve ret oranına göre hükmedilmesi gerekirken, tamamının davalı üzerinde bırakılması,
Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
a) Gerekçeli karar başlığının davalılar bölümündeki “1- ...-Tapu Sicil Müdürlüğü Bağcılar/İSTANBUL” kelimelerinin çıkartılmasına, yerine “MALİYE HAZİNESİ” kelimelerinin ve dava tarihi olarak 27.09.2007 tarihinin yazılmasına,
b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinde geçen “tapu düzeltim tarihi 1.5.2003 tarihinden” ibaresinin çıkarılmasına, yerine “dava tarihinden” kelimelerinin yazılmasına,
c) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasından harca ilişkin 2. bendin çıkarılmasına, yerine “Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harçların istek halinde yatırana iadesine" cümlesinin yazılmasına,
d) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin 5. bendinin çıkarılmasına, yerine “Bu dava için davacı tarafça yapılan 4.277,32.-TL. yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 2.410,00.-TL.’sinin davalı idareden alınarak davacı tarafa verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz eden davalı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 990,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.