Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/911
Karar No: 2021/7825
Karar Tarihi: 01.11.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/911 Esas 2021/7825 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2020/911 E.  ,  2021/7825 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Av.... tarafından, davalı ... aleyhine 30.06.2015 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın reddine dair verilen 11.05.2017 günlü kararın istinaf incelemesinde; davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK"nun 353/1-b-1 bendi uyarınca esastan reddine, dair verilen 13.04.2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davacı ile davalılardan ..."ın 13.08.2014 tarihinde evlendiğini, davalı eşin evlilik öncesinde 01.05.2014 tarihinde davacıdan kredi kartı borçlarını ödemek ve araba almak için 200.000,00 TL borç para aldığını, karşılığında adi yazılı senet verdiğini, 13.10.2014 tarihinde davacının ilk eşinden olan kızı Yağmur Kuşcuoğlu"nun kendisi üzerinde bulunan ... plakalı aracı ... 30. Noterliği"nin 13.10.2014 gün ve 14545 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi ile davalı ..."a devrettiğini, davalının yüklü kredi kartları, ihtiyaç kredileri ve bireysel kredilerini ödemekten yorulan davacının boşanmaya karar vererek ... 8. Aile Mahkemesi"nin 2015/896 Esas sayılı dosyasında boşanma, maddi ve manevi tazminat, nafaka ve araç üzerine tedbir konulması talebiyle dava açtığını, davalının kendi özgür iradesiyle imzaladığı adi yazılı senedi davacının 08.06.2015 tarihinde ... 3. İcra Müdürlüğünün 2015/11745 sayılı dosyası ile icra takibine koyduğunu, davalı ..."ın icra takibine haksız olarak itiraz ederek üzerindeki tek malvarlığı ... plakalı aracı muvazaalı olarak 15.06.2015 tarihinde dahili davalı ... (...) ye, dahili davalının da 16.06.2015 tarihinde davalı ..."a devrettiğini her iki devrin de açıkça muvazaalı ve danışıklı işlem olduğunu belirterek, ... plakalı aracın satışına ilişkin davalılar arasında yapılan işlemin muvazaalı olduğundan iptali isteminde bulunmuştur.
    Davalı ...; davacı tarafından aleyhine boşanma davası açılınca sinirlendiğini ve Av.... ile görüştüğünü, avukatın o sırada yanında çalışan ... (...)’a devredebileceğini söylediğini, ... (...)’nin de devri kabul ederek bilahare aracı kendisine devredeceğini söylediğini, aralarında para alışverişi yapılmadığını, banka kaydının da olmadığını, aracın devir anında davacı zilyetliğinde bulunduğunu, aracı her iki davalının da görmediğini, dava dışı ... (...)’nin aracı kendisine devredecek iken ..."a devrettiğini belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; müvekkilinin aracı diğer davalı olan davacının eşi ..."dan değil ... (...)’den satın aldığını, acil paraya ihtiyacı olduğundan bahisle aracı satmak istediğini söylediğini, müvekkilinin de uygun bir fiyata olması halinde satın alabileceğini belirttiğini, aracı noterden devir ile aldığını, parasını ödediğini, ancak halen fiilen teslim edilmediğinden savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, müvekkilinin taraf olduğu bir muvazaa bulunmadığını, aracın ..."dan satın alınmadığını, dava dilekçesinde belirtilen icra dosyasına itirazın kaldırılması için açılan davanın icra hukuk mahkemesince reddedildiğini, açılan davada menfaatin kalmadığını, müvekkilinin iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    İlk derece mahkemesince; yapılan işlemde muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş; davacı vekilince istinafa başvurulması üzerine de bölge adliye mahkemesince, davacı ile davalı eş arasındaki boşanma, nafaka, maddi ve manevi tazminat, katkı payı alacağı istemli dava dosyası içeriğinden davacının davalı eş Şamil"den hiçbir alacağının bulunmadığının anlaşıldığı, 13.05.2015 tarihli adi belgeye dayalı olarak yapılan icra takibine konu alacağın da gerçek bir alacak olmadığı belirlendiğinden, dosya içeriği kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yargılama kurallarına uyularak hüküm verilmiş olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun Hukuki dinlenilme hakkı başlıklı 27. maddesi “(1) Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. (2) Bu hak; a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b) Açıklama ve ispat hakkını, c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” şeklindedir.
    Tahkikatın sona ermesi başlıklı 184. maddesi “(1) Hâkim, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri inceledikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz verir. (2) Mahkeme tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim eder.” şeklinde düzenleme içermektedir.
    Sözlü yargılama başlıklı 186. maddesinde ise “ (1) (Değişik:22/7/2020-7251/20 md.) Mahkeme, tahkikatın bittiğini tefhim ettikten sonra aynı duruşmada sözlü yargılama aşamasına geçer. Bu durumda taraflardan birinin talebi üzerine duruşma iki haftadan az olmamak üzere ertelenir. Hazır bulunsun veya bulunmasın sözlü yargılama için taraflara
    ayrıca davetiye gönderilmez. (2) Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/20 md.) Şu kadar ki, 150 nci madde hükmü saklıdır.” düzenlemesi yapılmıştır.
    Somut davada, 11/05/2017 tarihli son celse sadece tarafların dosyaya ibraz edilen belgeye karşı beyanları sorulmuş, ancak yukarıda belirtilen yasa maddeleri gereği tahkikatın bittiği tefhim edildikten sonra sözlü yargılama aşamasına geçildiği bildirilerek son sözleri sorulmadığından bu durum hukuki dinlenilme hakkını da ihlal eder nitelikte olup sözlü yargılama ile ilgili HMK."nun 186. maddesinde gösterilen usule riayet edilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi