19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19816 Karar No: 2017/4657 Karar Tarihi: 07.06.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19816 Esas 2017/4657 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/19816 E. , 2017/4657 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı... A.Ş."ne kullandırılan krediye davalıların kefil olduklarını, kredinin ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek ihtarname keşide edildiğini ve alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kat ihtarına cevap verildiğini ve borç bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalıların kefalet limiti ve kendi temerrüdlerinin hukuki sonuçları ile sorumlu oldukları, ancak davalılardan ...’ın temerrüde düşmediği gerekçeleriyle bu davalı yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olup yerel mahkeme kararı Dairemizin 03.04.2013 tarih 1098-5774 sayılı kararı ile onanmış ve davacı vekilinin Dairemiz onama kararına karşı karar düzeltme isteminde bulunması üzerine Dairemizin 09.12.2013 tarihli 2013/16888 E. 2013/195604 K. Sayılı ilamı ile "Yapılan incelemede davalı ...’ın takip öncesi gönderilen kat ihtarının tebliğ olunduğu ve cevabi ihtar ile kat ihtarına itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda takip öncesi temerrüdün oluştuğu gözetilerek, bilirkişi raporu alınıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir." denilerek onama kararı kaldırılarak yerel mahkeme kararı ... yönünden bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının temerrüdünün hesap kat ihtarı ve tebliğ belgesi dikkate alındığında 08/12/2010 tarihinde oluştuğu, buna göre davalı takip borçlusu kefil ..."ın takip tarihi itibariyle 3.354.069,08 TL borçlu olduğu, takip tarihinden sonra ödenen çekler yönünden ödeme tarihlerinden itibaren talepte bulunulabileceği, davacı bankanın iade edilmemiş bulunan toplam 27 adet çek yaprağı için depo bedeli talep edebileceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Mahkemece hüküm altına alınan toplam alacak miktarı üzerinden takip tarihi dikkate alınarak %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiş ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanunun geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 5236 sayılı Kanunun 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7 maddesi gereğince mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1/5 bendindeki "hesaplanan 670.572,16 TL" kısmının çıkartılarak "hükmedilen toplam alacak miktarının %40"ı oranında" sözcük dizisinin eklenerek hükmün bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.