14. Ceza Dairesi Esas No: 2018/9301 Karar No: 2019/7333 Karar Tarihi: 19.02.2019
Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/9301 Esas 2019/7333 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan yargılanmış ve ilk derece mahkemesince suçun teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle mahkum edilmiştir. Ancak, temyiz sonrası yapılan incelemede eylemin tamamlandığı ve basit cinsel istismar suçunu oluşturduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkemenin suçun niteliği konusunda yanılgıya düştüğü ve hükmün bozulması gerektiği kararına varılmıştır. Kanun maddeleri ise, Türk Ceza Kanunu’nun 36. maddesi ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’dur.
14. Ceza Dairesi 2018/9301 E. , 2019/7333 K.
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan yapılan yargılama sonucunda çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten mahkumiyetine dair Çarşamba Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 14.12.2012 gün ve 2011/161 Esas, 2012/251 Karar sayılı hükmün sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 16.05.2017 gün ve 2014/7604 Esas, 2017/2661 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulması yönündeki kararı ile ilgili olarak ilk derece mahkemesince direnme kararı verilerek kurulan 02.11.2017 gün ve 2017/117 Esas, 2017/245 Karar sayılı ilamın sanık müdafisi ile katılan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilince temyiz edilmesinin ardından Dairemizde inceleme sırası bekleyen dosya ile ilgili olarak 02.12.2016 günlü, 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 24.11.2016 günlü, 6763 sayılı Kanunun 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 10. maddenin iki ve üçüncü bentlerine istinaden yapılan incelemede, bozma ilamı sonrasında mahkemece verilen 02.11.2017 tarihli ikinci hükümde önceki hükümden farklı olarak eylemin teşebbüs aşamasında kalmadığı ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunun tamamlandığının belirtilmesi karşısında, kararın direnme olmayıp yeni hüküm niteliği taşıdığı anlaşılmakla gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Mağdurenin aşamalarda cinsel ilişkinin gerçekleşmediğine yönelik istikrarlı beyanları ile tüm dosya içeriğine göre, olay günü yaşanan tartışma sonucu teyzesinin evinden kaçan mağdureyle buluşup araba içerisinde konuşan sanığın, cinsel ilişkiye girmek istediğini söyleyip anüsüne cinsel organını sokmaya çalıştığı mağdurenin, ilişkiye girmekten vazgeçtiğini belirtmesi üzerine eylemine son vermesi şeklinde gerçekleşen olayda sanığın, eylemini tamamlamasına ciddi bir engel neden olmadığı ve hareketlerini sonuna kadar götürebilme imkânı bulunduğu halde mağdurenin beyanı üzerine icra hareketlerine kendiliğinden son verdiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükümleri nazara alınıp, mevcut haliyle eylemin çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilerek karar verilmesi yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.