Defter ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4425 Esas 2019/4503 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4425
Karar No: 2019/4503
Karar Tarihi: 07.05.2019

Defter ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4425 Esas 2019/4503 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, bir kişinin defter ve belgeleri gizlemesi suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Sanık hakkında uzun süreli hapis cezası ertelenirken, mahkeme tarafından hak yoksunluklarına hükmedilmemiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin bir iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yargılama sürecinin hukuka uygun yapıldığı ve kurulan hükümde bir aykırılık olmadığı tespit edilmiştir. Hükmün onanmasına karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri; 213 sayılı Kanun'un 359/a-2 maddesi ve 5944 sayılı Kanun'un 23. maddesidir.

11. Ceza Dairesi 2016/4425 E. , 2019/4503 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belgeleri gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gerekçeli karar başlığında yazılmamış olan sanık müdafinin isminin Mahkemesince eklenmesi, 19/11/2010 olması gereken suç tarihinin 2011 olarak yanlış yazılmasının, ayrıca hüküm fıkrasında “... sayılı Kanun’un 276. maddesi ile değişik” olması gereken 213 sayılı Kanun’un 359/a-2 maddesinin “5944 sayılı Kanun’un 23. maddesi” olarak yanlış yazılmasının Mahkemesince düzeltilmesi, uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, ... sayılı TCK’nin 53. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmemiş olması isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 07/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.