21. Hukuk Dairesi 2016/14124 E. , 2018/4625 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının davalılara ait işyerinde 1984-2007/11 tarihleri arasında sigortalı olarak geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, 01.04.1984-30.08.1989 ve 17.11.1992-10.01.1996 tarihleri arasında davalı ... ..."a ait işyerinde, 06.05.1997-15.09.2003 ve 01.01.2004-24.10.2005 tarihleri arasında davalı ... Tic.Ltd.Şti."ne ait işyerinde, 25.10.2005-19.05.2006 tarihleri arasında davalı ... (...)"e ait işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davalı ... işyerinden 01.09.1989 tarihli işe giriş bildirgesi ile 1989/3.dönem 120 gün çalışmasının Kuruma bildirildiği, 11.01.1996-05.05.1997 tarihleri arasına ...Tic.Ltd.Şti. İşyerinden, 20.05.2006-31.05.2007 tarihleri arasında ise ... (...)"e ait işyerinde geçen çalışmalarının Kurum kayıtlarında gözüktüğü, nizalı dönemin tamamın kapsar dönem bordrolarının getirilmediği ve dinlenen tanıkların da yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtilen tanık niteliğinde olmadığı ve buna göre mahkemece karar altına alınan şekilde çalışmanın kanıtlanamadığı gibi, davalı işverenler arasındaki hukuki ve organik bağ olup olmadığı hususlarının ortaya konulmadığı ve davacının tespitini istediği tarihte 13 yaşında olduğu hususu da gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan; 506 sayılı Yasa’nın 2 ve 6. maddelerinde açıkça belirlendiği üzere, sigortalılığın oluşumu yönünden çalışma olgusunun varlığı zorunludur. Eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın varlığı saptanmadıkça, hizmet akdine dayanılarak dahi sigortalılıktan söz edilemez. Fiili veya gerçek çalışmayı ortaya koyacak belgeler, işe giriş bildirgesiyle birlikte 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesinde belirtilen sigortalının gün sayısını, kazanç durumunu, çalışma tarihleriyle birlikte ortaya koyan aylık sigorta gün bilgileri ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 17. maddesinde belirtilen 4 aylık prim bordroları gibi Kuruma verilmesi zorunlu belgelerdir. 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge veya yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması salt, bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz, Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kim diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Mahkemece yapılacak iş; ilgili Ticaret Sicilinden davalı işyerlerine ait tüm kayıtlar celbedilip, işverenler arasında hukuki ve organik bağ ortaya konulduktan sonra, işyerlerine ait ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarını getirterek, bordrolarda kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, tanık olarak ifadesine başvurulanların hizmet cetvellerini Kurumdan istemek, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve giderek 1971 doğumlu olan davacının tespiti istediği tarihte 13 yaşında olduğu hususu ve bu tarihteki öğrenim durumu da araştırılarak 506 sayılı Yasa’nın 60-G maddesi hususları hep birlikte değerlendirilip çıkacak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,
temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ...,..., ..."ya iadesine
09.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.