11. Hukuk Dairesi 2018/5498 E. , 2019/6526 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11/05/2017 tarih ve 2014/1558 E- 2017/629 K. sayılı kararın davacı şirket yetkilisi tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi"nce verilen 13/06/2018 tarih ve 2018/739 E- 2018/786 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan 07.10.2005 tarihli işyeri devir sözleşmesiyle müvekkiline ait işyerinin davalıya devredildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalının bu sözleşmenin 4 nolu ek listesinde yazılı olan müvekkili şirketin üçüncü kişilere olan borçlarını ve müvekkilinin üçüncü kişilerle yapmış olduğu hak ve yükümlülük doğrucu sözleşmelere ilişkin taahhüt ve yükümlülüklerini üstlendiğini, davalı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan Karşıyaka 1. İcra Müdürlüğünün 2005/3588E sayılı dosyasındaki alacakla ilgili olarak davalının feragat etmesinin ve bir takım yükümlülükleri ile birlikte müvekkilinin Kanalsan Metal Ltd. Şti"nden olan 400.000,00 TL alacağının... tarafından borçlu kişilerden tahsil edilerek müvekkilinin alacaklılarına ödenmesinin şart edildiğini, yine müvekkili ile Metasan Elektrik Malzemeleri San. Tic. A.Ş. arasında yapmış olduğu fason imalat sözleşmesindeki hak ve borçların devredildiğini, ancak müvekkilinin 16.06.2014 tarihinde davalının işyeri devir sözleşmesine uygun davranmayarak alacaklarını tahsil ettiği halde borçlarını ödemediğini öğrendiğini, sözleşmenin ihlali nedeniyle uğradığı zarar ve varsa alacağın ve ödenmemiş borçların ne kadar olduğunun tespiti gerektiğini ileri sürerek, müvekkili firma ile davalı arasında yapılan sözleşme ile müvekkilinin devrettiği hak ve borçların miktarının, sözleşme gereği davalının ödemekle yükümlü olup da ödemediği borçların, bu nedenle müvekkilinin uğradığı zararın miktarının bilirkişi marifetiyle tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmedeki edimini fazlasıyla yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince iddia, savunma. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle HMK"nın 114, 115 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı şirket yetkilisi istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İstinaf mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davacı tarafın tespit talepleri eda (alacak) davasına konu edilebilecek nitelikte olup talebin muarazanın giderilmesi kapsamında kalmaması, dava dilekçesiyle kısmi de olsa eda isteminde bulunulmaması ve maddi vakıaların tespit davasının konusunu oluşturmaması karşısında eda davası açılabilecek hallerde tespit davası açılmakta hukuki yarar bulunmadığı davanın usulden reddine karar verilmesinde kamu düzenine ilişkin bir aykırılıktan söz edilemeyeceği, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davacı şirket yetkilisinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/10/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.