
Esas No: 2013/12819
Karar No: 2013/20367
Karar Tarihi: 21.11.2013
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2013/12819 Esas 2013/20367 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki taşınmazın zeminine emsal karşılaştırması yapılarak, üzerinde bulunan yapıya ise resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi yöntem itibari ile doğrudur. Ancak;
1) Arsa bedeli yönünden 10.12.2012 havale tarihli bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın metrekare birim fiyatı 1.100,00-TL 31.01.2013 havale tarihli ikinci raporda ise düzenleme ortaklık payı indirimi yapılarak 960,00-TL olarak belirlenmiş olup, dava konusu taşınmaz ile, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporlarında emsal olarak incelenen taşınmazların imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi oldukları ilgili Belediye Başkanlığından sorularak, sonuca göre emsal incelemesi yapılarak belirlenen bedelden düzenleme ortaklık payı indirimi yapılıp, yapılmayacağı, yapılacaksa ne oranda yapılacağı tespit edilmeden eksik inceleme ile birinci raporda düzenleme ortaklık payı indirimi yapılmaması, ikinci raporda ise % 20 oranında indirim yapılması,
2) Yapı bedeli bakımından ise, 10.12.2012 havale tarihli raporda yapının kullanım alanı 350 m2 olarak belirlendiği halde, 31.01.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda bu alan 298 m2 olarak belirlendiği gibi, söz konusu yapının niteliğine 3. sınıf B gurubu yapı olduğu ve bilirkişi raporuna yansıyan özelliklerine göre de bulunan bedele ilave malzeme ve işçilik değeri eklenmemesi gerektiği halde, her iki raporda da bu amaçla ilaveler yapılarak yapı bedeli belirlendiği ve mahkemenin de bu iki rapor ortalaması üzerinden karar verdiği anlaşıldığından;
Yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılıp, yukarıdaki hususlara göre zemin ve yapı bedellerinin tekrar tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile iki rapor ortalaması üzerinden hüküm kurulması,
Doğru olmadığı gibi;
3) 2942 sayılı kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca dava 4 aylık süre içinde sonuçlandırılmadığından 06.11.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden,
Taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde ödeyenlere iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 21.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.