Esas No: 2021/2823
Karar No: 2021/4972
Karar Tarihi: 11.10.2021
Danıştay 4. Daire 2021/2823 Esas 2021/4972 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/2823
Karar No : 2021/4972
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Metal İnşaat Ticaret Pazarlama Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına sahte fatura düzenlediği ileri sürülerek takdir komisyonu kararlarına istinaden tarh edilen 2010/3 ila 12. dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; davacı hakkındaki vergi tekniği raporundaki tespitlerden faturaların gerçek bir mal ve hizmet karşılığı olmadığı anlaşıldığından, elde edilen komisyon gelirine ilişkin olarak Danıştay içtihatları çerçevesinde %2 oranında komisyon geliri hesaplanarak takdir edilen matrahlar üzerinden davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı, ancak davacı tarafından beyan ve tahakkuk ettirilen ödenecek katma değer vergilerinin terkin edildiği yönünde herhangi bir iddia ve dosyada bilgi-belge bulunmadığı da dikkate alındığında, komisyon geliri nedeniyle yapılan katma değer vergisi tarhiyatlarından, davacı tarafından beyan edilen 3.402,87 TL ödenecek katma değer vergisi düşülerek cezalı vergilendirmeye gidilmesi gerekirken, davalı idarece, bu husus göz ardı edilerek gerçekleştirilen cezalı tarhiyatların, beyan ve tahakkuk ettirilen ödenecek vergilere ilişkin kısmı mükerrer olduğundan dava konusu cezalı tarhiyatların, beyan ve tahakkuk ettirilen ödenecek katma değer vergilerine isabet eden kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf isteminin, bu kısım yönünden belirtilen gerekçeyle reddi, diğer kısımlar için istinaf başvurusunun kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusunun kısmen kabul, kısmen gerekçeli olarak reddine, Mahkeme kararı kısmen kaldırılarak davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararda, mükerrerlik gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen reddine karar verilen kısım ile ilgili daire sistem kayıtlarının sorgulanmasında davacı mükellefin inceleme konusu dönem için beyan ettiği katma değer vergilerini ödemediği hususu tespit edildiğinden eksik incelemeye dayalı karar verildiği ileri sürülerek kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 11/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı adına sahte fatura düzenlediği ileri sürülerek takdir komisyonu kararlarına istinaden tarh edilen 2010/3 ilâ 12. dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istemiyle açılan davayı kabul eden Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu kısmen kabul, kısmen reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere, bir işletmenin, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde gerçekleştirdiği mal teslimi ve hizmet ifası bedelleri üzerinden hesaplanan tutardan, aynı işletme tarafından alınan emtia veya hizmet bedeli üzerinden hesaplanan katma değer vergisi tutarı indirilerek, o işletmenin devreden veya ödemesi gereken KDV'si hesaplanmaktadır.
Olayda, takdir komisyonunca takdir edilen matrah üzerinden adına yapılan cezalı katma değer vergisi tarhiyatının mesnedi mükellef şirket hakkında tanzimli vergi tekniği raporundaki tespitlerden; davacı şirketin faaliyetinin, tamamen fiktif yani hayali kurgulardan ibaret olduğu, mükellefiyeti ile ilgili değil komisyon karşılığı sahte fatura ticareti yaptığının iş bu davanın görüldüğü mahkemesince de kabul edildiği, ancak "davalı idarenin temyize konu ettiği vergilendirme dönemleri için mükellef şirketçe katma değer vergisi beyannamesinde gösterilen katma değer vergisi matrahının, ihtilaflı dönem için inceleme elemanınca elde edildiği hesaplanan komisyon gelirinden fazla olduğu dolayısıyla, bu durum göz ardı edilerek Ba'lardan düzenlediği kabul edilen sahte faturalar bedelinin beyan olunan matraha eklenmesi suretiyle saptanan matrah üzerinden yapılan katma değer vergisi tarhiyatının, vergide mükerrerliğe neden olacağı" belirtilerek, temyize konu ihtilaflı vergilendirme dönemleriyle ilgili dava kabul edilerek tarhiyatın kaldırılmasına karar verildiği ve iş bu karara yönelik istinaf başvurusunun reddedildiği anlaşılmaktadır.
Halbuki, olayın niteliği itibarıyla, sadece beyan edilen, ödenmemiş, ta başlangıçtan beri gerçekte mükellefiyet kaydı yaptırdığı faaliyet konularına hasren bir faaliyeti olmayan, yapmış göründüğü faaliyet konusu da tamamen bir kurgulamadan ibaret olduğu ortaya konan, bu nedenledir ki, ihtilaflı yıl ve dönemleri içinde düzenlediği tüm faturaları komisyon geliri elde etmeye matuf olduğu değerlendirilen şirketin, ihtilaflı vergilendirme dönem matrahına elde ettiği hesaplanan komisyon gelirinin dahil edilmesi nedeniyle vergiden vergi alınmasından ya da mükerrer vergilendirmeden söz edilemeyecektir.
Zira, katma değer vergisi matrahını oluşturan dolayısıyla tarhiyata esas alınan teslim ya da hizmet, içeriği itibarıyla sahte belge düzenlemek olduğuna göre, bu teslimin ya da hizmetin karşılığı olan gelir de, katma değer vergisini içeren tüm fatura bedelleri üzerinden elde edilmiş kabul edilmelidir.
Şu halde, içeriği itibarıyla tümüyle sahte belge olduğu şu aşamada tartışmasız faturalarda gösterilen ve beyan edildiği belirtilen katma değer vergisinin, aslında fiktif, hayali ve kurguya bağlı bir değer olduğu ve gerçekte de ödenmediği göz önüne alındığında; Ba'lardan düzenlediği kabul edilen sahte fatura bedelleri üzerinden %2 nispetinde alındığı hesaplanan komisyon gelirinin, beyan olunan matraha dahil edilmesinde hukuka aykırı bir durumun olmadığı dolayısıyla, temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmadığından bozulması gerektiği görüşüyle, Daire kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.