Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5222
Karar No: 2017/61
Karar Tarihi: 09.01.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/5222 Esas 2017/61 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, bakiye iş bedeli nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Davacı, eser sözleşmesi kapsamında kalan alacağın ödenmediği iddiasıyla alacak talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalı tarafça yapılan temyiz itirazları sonucunda karar bozulmuş ve dava tekrar görülmeye başlanmıştır. Davanın adi ortaklık sözleşmesine dayalı olarak açıldığı belirtilmiştir. Adi ortaklık, iki veya daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirdikleri sözleşmedir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından, adi ortaklık kendi adına hak ve borç iltizam edemez, davacı veya davalı olamaz. Bu nedenle adi ortaklığa karşı açılan davalar tüm ortaklar aleyhine açılmalıdır. Davacı tarafın dava dilekçesinde iş ortaklığı hasım gösterilerek dava açılmıştır. İş ortaklığı bir tüzel kişi değildir. Bu nedenle, iş ortaklarının ayrı ayrı dava dilekçesi tebliği edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası incelenmelidir. Ancak, davada iş ortaklarından birine tebliğ yapılmadan davanın sonuçlandırılması yanlıştır. Kararda, incelenen kanun maddeleri ise şunlardır: 818 sayılı Borçlar
15. Hukuk Dairesi         2015/5222 E.  ,  2017/61 K.

    "İçtihat Metni"


    .

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, bakiye iş bedeli nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, mahkemenin davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair kararı davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğu ve işin tamamlanıp teslim edildiği halde kalan alacağın ödenmediği iddiasıyla 287.532,00 TL alacağın 21.03.2012 tarihinden itibaren ticari veya yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı davacıya fazla ödeme yapıldığı, ödeme yapılması için gerekli koşulların yerine getirilmediğini belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile 126.982,00 TL alacağın avans faiziyle tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava sözleşme tarihine göre uygulanması gereken 818 sayılı mülgâ BK"nın 355 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu Afet Konutları Yapım İşi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış bakiye iş bedeli nedeniyle alacak davasıdır.
    Kanundaki tanıma göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (818 sayılı BK 520). Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır. (4721 sayılı TMK 701.) Adi ortaklık, Türk Ticaret Kanunu kapsamında yer alan ortaklıkların aksine tüzel kişiliği haiz değildir. Tüzel kişiliği olmadığından, adi ortaklık, üçüncü kişilerle ilişkilerinde bağımsız bir varlığa sahip değildir. Dolayısıyla adi
    .

    ortaklık kendi adına hak ve borç iltizam edemez, davacı veya davalı olamaz. Ortaklık aleyhine açılmak istenen davalar tüm ortaklar aleyhine, ortaklık lehine açılacak davalar da tüm ortakların katılımı ile açılmalıdır. Adi ortaklığa karşı açılan dava, diğer ortakların tümüne karşı yöneltilmiş demektir. Başka bir anlatımla, aktif ve pasif taraf ehliyeti tüm ortaklara aittir. Bu açıdan ortaklar arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Dava dilekçesinde adi ortaklığın ismi yazılarak her iki ortağın isminin gösterilmiş olması durumunda Hukuk Genel Kurulu"nun 08.10.2003 tarih ve 2003/12-574-564 sayılı kararında vurgulandığı üzere dava dilekçesinin adi ortaklığı oluşturan kişilere ayrı ayrı tebliğ edilmesi, taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
    Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; dava dilekçesinde. . iş ortaklığı hasım gösterilerek dava açılmış olup adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından ortaklığı oluşturan tüzel kişi şirket ve gerçek kişiye ayrı ayrı dava dilekçesi tebliği edilip taraf teşkili tamamlandıktan sonra işin esası incelenmesi gerekirken iş ortaklarından. tebliğ yapılmaksızın ve kendisine savunma hakkı tanınmaksızın ortaklığı oluşturan .ne tebligat yapılarak davanın sonuçlandırılması yanlış olup diğer yönleri incelenmeksizin kararın temyiz eden davacı ve davalı şirket yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacı ve davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı ve davalı şirket yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    .

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi