Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17478
Karar No: 2019/14638
Karar Tarihi: 01.07.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/17478 Esas 2019/14638 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/17478 E.  ,  2019/14638 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı-Karşı Davalı İsteminin Özeti:
    Davacı-karşı davalı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı-Karşı Davacı Cevabının Özeti:
    Davalı-karşı davacı vekili, davanın reddine ve birleşen dava dosyası ile ihbar tazminatının davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı-karşı davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında davacı- karşı davalının ödenmeyen ücret alacağının bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanununun 37. maddesine göre, işçiye ücretinin elden ya da banka kanalıyla ödenmesi durumunda, ücret hesabını gösteren imzalı ve işyerinin özel işaretini taşıyan “ücret hesap pusulası” verilmesi zorunludur.

    Uygulamada çoğunlukla “ücret bordrosu” adı altında belgeler düzenlenmekte ve periyodik ödemelerde işçinin imzası alınmaktadır. Banka aracılığı ile yapılan ödemelerde banka kayıtları da ödemeyi gösteren belge niteliğindedir.
    Ücretin ödendiğinin ispatı işverene aittir. Bu konuda işçinin imzasını taşıyan bir ödeme belgesi yeterli ise de, para borcu olan ücretin ödendiğinin tanıkla ispatı mümkün değildir.
    Somut olayda, davacı-karşı davalı 15 Mayıs 2013 tarihinde ödenmesi gerektiğini iddia ettiği ücretin tahsilini talep etmiş, davalı- karşı davacı nisan ayı ücretinin henüz muaccel olmadığını savunmuştur. Mahkemece davacı-karşı davalıya ait banka hesap ekstreleri getirtilmiş, ücretlerin her ay ayın 15-20. günleri arasında yatırıldığı anlaşılmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 2013 yılı Nisan ayı ücretinin 16.04.2013 tarihinde davacı-karşı davalının banka hesabına yatırıldığı tespit edilmiş ve 15 Nisan - 15 Mayıs tarihleri arasındaki ücret alacağının talep edildiği belirtilerek davacı-karşı davalı imzasını içermeyen nisan ve mayıs ücret bordroları nazara alınarak ücret alacağı hesaplanmıştır. Banka kayıtlarına göre; davacı- karşı davalıya yapılan son ücret ödemesinin 16.04.2013 tarihinde yapılmış olduğu ve bu ödemenin 2013 yılı Mart ayına ilişkin olduğu anlaşılmakla, bilirkişice yapılan yanılgılı değerlendirmeye dayalı rapor doğrultusuna karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece yapılması gereken; davalı–karşı davacı lehine oluşan usuli kazanılmış hak da gözetilerek ödenmediği tespit edilen 2013 yılı Nisan ayına ait ücret alacağını hüküm altına almaktan ibarettir.
    3-Taraflar arasındaki diğer bir uyuşmazlık konusu, davacı-karşı davalının prim alacağının hesabı ve giydirilmiş ücrete dahil edilen aylık prim tutarı hususlarında toplanmaktadır.
    Dosya içeriğine göre; mahkemece 2013 yılı Mart ve Nisan aylarına ilişkin primlerin ödendiğinin davalı- karşı davacı yanca ispat edilemediği gerekçesi ile talep miktarları kadar prim alacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacı- karşı davalıya ait ücret bordrolarındaki hemen hemen her ay tahakkuk ettirilen prim tutarları dikkate alınmaksızın, salt tanık anlatımlarına göre davacı- karşı davalının ayda 300,00 TL brüt prim aldığının kabulü hatalı olmuştur. Öte yandan davacı- karşı davalı; 2013 yılı Nisan ayından 130,00 TL ve aynı yıla ilişkin Mart ayından 205,00 TL prim alacağının olduğunu ileri sürmüştür. Sunulan banka kayıtlarına göre, imzasız 2013/Nisan ayı ücret bordrosunda 129,63 TL tutarında prim tahakkukunun bulunduğu ve imzalı 2013 yılı Mart ayı bordrosunda ise davacı– karşı davalının banka hesabına da yatırılmış 27,53 TL prim tahakkukunun bulunduğu görülmekle, yapılan ödeme nedeniyle 2013/Mart ayı için prim alacağının bulunmadığı anlaşılmaktadır. 2013/Nisan ayı yönünden ise, prim tahakkukunu da içeren ücretin ödendiği ispatlanamamış olmakla, prim alacak talebi kapsamında sadece bu aya ilişkin bordroda tahakkuk ettirilen 129,63 TL tutarındaki prim alacağının hüküm altına alınması gerekmektedir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi