Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/5702 Esas 2021/2483 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5702
Karar No: 2021/2483
Karar Tarihi: 02.03.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/5702 Esas 2021/2483 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, işverenin Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti ve gerçek ücretinin belirlenmesine ilişkindir. Mahkeme, davacının çalışmalarının tamamının davalı işyerinde olduğunu kabul etmiş ancak araştırma konusunda yeterli inceleme yapmamıştır. Bu nedenle, Kurum vekilleri tarafından yapılan temyiz itirazları kabul edilerek, hüküm bozulmuştur.
5510 sayılı Kanunun geçici 7/1. maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanunun 79. maddesi davaya yasal dayanak oluşturmaktadır. Somut olayda, hizmet tespitine ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin niteliği göz önüne alınarak, gerektiğinde re'sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği belirtilmiştir.
10. Hukuk Dairesi         2020/5702 E.  ,  2021/2483 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    ...

    Dava, hizmet ve prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesi bozma kararına uyularak ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, davacının 01/08/2001 - 30/06/2011 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti ile en son aldığı gerçek ücretin 1.750 TL olması nedeniyle gerçek ücretinin tespiti istemine ilişkindir.
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun geçici 7/1" inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanunun 79’uncu maddesidir. Hizmet tespitine ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin niteliği, vazgeçilemez ve devredilemez insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine olanak sağlayan özelliği de gözetilerek, hak kaybı ve yersiz sigortalılık süresi edinmeyi önlemek açısından, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerektiğinde, re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 28/11/2002 - 01/12/2007 tarihleri arasında asgari ücretle davalı işyerinde geçen çalışmalarının Kuruma bildirildiği, bu döneme ilişkin davacının imzasını taşıyan ücret bordrolarının bulunduğu, 09/12/2007 - 09/05/2008 tarihleri arasında dava dışı ... Hayvancılık Tic. Ltd. Şti."ne ait işyerinde çalışmalarının olduğu davacı tarafça bu dönemde de haftasonları ve hafta içi iş çıkışı dershanede çalıştığını beyan ettiği, davalı işyerinde çalışmanın kesintisiz olduğunu beyan ettiği, davacı ve davalı tanıklarının beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır.
    Somut olayda ise davacının fiili çalışmaları tereddüte mahal bırakmayacak derece ortaya konulmadan eksik araştırma ve inceleme ile sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
    O halde, Mahkemece, yapılacak iş; işyerinde Kurum tarafından yapılmış tespit ve müfettiş raporu bulunup bulunmadığı araştırılmalı;davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınarak davacının davalı dershane (hem eğitim kurumunun ismi hemde şirket ismi yazılarak) ile varsa diğer imzaladığı sözleşme, görevlendirme yazıları, ders programları ve ilgili belgeler Milli Eğitim Müdürlüğü getirtilerek, davacının davalı işyerinde çalışmaya ihtilaflı dönemin tamamında çalışıp çalışmadığı belirlenmeli, sözleşmede ve belgelerdeki imzaların inkarı söz konusu olursa veya hileli olduğu iddiasında bulunulursa imza incelemesine gidilmeli, ihtilaflı dönemde dershanede hizmetleri bildiren ve Milli Eğitim Müdürlüğü"ne verilen listede isimleri bulunan kişiler, dosyada mevcut bordro tanıkları ile dershanede idareci, öğretmenler arasından re"sen tespit edilecek tanıkları dinlemeli, çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almalı, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermelidir.
    Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucunda, yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı ve davalılardan Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davcıya iadesine, 02/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.